Bir eylemin belli şartlarda meydana geleceğini ifade etmek için Arapçada bazı edatlar kullanılır ve bunlara “şart edatları” denir. Şart edatları daima cümlenin başında kullanılır. Şart edatlarının kullanılmış olduğu cümleler incelenecek olursa bunların aslında iki ayrı cümleden meydana geldiği görülür: Şart cümlesi ve cevap cümlesi.
1. Şart cümlesi: Şart edatından hemen sonra gelen ve eylemin meydana gelmesinin koşulu olan cümledir.
2. Cevap cümlesi: Şartın gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkacak eylemi gösteren cümledir. Bu cümleye cezâ cümlesi de denir.
Bu edatlar, cümlenin hem şart kısmındaki, hem de cevap kısmındaki muzâri fiilleri, yani hem şart fiilini hem de cevap fiilini cezm ederler. Bu yüzden bunlar, iki muzâri fiili (şart fiilini ve cevap fiilini) cezm eden edatlar olarak da gruplandırılırlar. Bunlar her ne kadar iki muzâri fiili cezm eden edatlar olarak anılsa da, şart cümlelerinin şart bölümünde ve cevap bölümünde birden çok muzâri fiil bulunması durumunda onların hepsini de cezm ederler. Bu edatlar şunlardır:
Fâu’l-cevâb, bir şart edatı ile başlayan cümlenin cevap (ya da cezâ) kısmının
başına gelen bir fâ ( ف) harfidir. Bu harfin vücûben (zorunlu olarak) geldiği yerleri
şöyle sıralayabiliriz: