Osmanlı Devletin de, küçük sanayi teşvik ve yerli malını koruma amacıyla 1913’de çıkarılan kanun hangisiydi?
Küçük sanayi teşvik ve yerli malını koruma amacıyla 1913’de “Geçici Sanayi Kanunu” çıkarıldı. Bu kanunla en az beş beygirlik güç kullanan ve 1000 Osmanlı liralık üretim aracına sahip olan ve bir yıl boyunca 750 iş günü yevmiyeli işçi çalıştıran iş yerleri bu kanunun getirdiği kolaylıklardan yararlanıyordu. Kanun vergi muafiyeti, bedava arazi, geçici gümrük muafiyeti, kamunun öncelikle bu tesislerin ürünlerini satın alma zorunluluğu gibi hükümler getirmiştir. Ancak bu yasadan çoğunlukla azınlıklar ve yabancılar yararlanmıştır.
Aşağıdaki bilgilerden hangisi doğrudur?
1849 yılına kadar İstanbul şehir hattı vapurlarına kadın yolcu alınmazdı.
Kabotaj hakkına sahip olmayan Osmanlılarda dolayısıyla deniz ticaret filosu gelişmedi. Sahip olunan mevcut cılız filoyu ise I. Dünya Savaşı olumsuz etkiledi.
İstanbul içinde ulaşımı sağlayan temel tesislerden biri olan Galata Köprüsü demir köprü olarak 1878 yılında II. Abdülhamid zamanında yaptırılmıştı. Bugünkü Galata Köprüsü hâline gelmesi 1912 yılında bir Alman şirketi tarafından gerçekleştirilmiştir. Hâlâ İstanbul halkına hizmet veren Karaköy-Tünel arasında işleyen ye- raltı treni 1874 yılında hizmete girmiştir.
Türkiye’de ilk düzenli posta teşkilatı Ekim 1840’da kuruldu. Bir kamu hizmeti olarak devletçe yürütülmeye başlandı. 1840’da posta, 1855’te telgraf ve 1908’de de telefon hizmetleri başlatıldı.
Aşağıdakilerden hangisi işgallerin sürdüğünü bahane ederek meclisin toplanmasını geciktirmişlerdir?
Tevfik Pafla ve Damat Ferit Paşa hükûmetleri işgallerin sürdüğünü bahane ederek meclisin toplanmasını hep savsakladı.
Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra Türk ulusunun başlattığı mücadeleyi başka ulusların benzeri mücadelelerinden ayıran temel özellik aşağıdakilerden hangisidir?
Amasya Genelgesi şu esasları taşıyor idi;
Vatanın ve milletin istiklali tehlikededir. İstanbul Hükûmeti üzerine aldığı sorumluluğun gereklerini gereği gibi yeri-ne getirememektedir, bu durum milletimizi yok olmuş göstermektedir. Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Milletin içinde bulunduğu durum ve şartlara göre harekete geçmek ve hak-larını yüksek sesle cihana duyurmak için her türlü etki ve denetimden uzak millî bir kurulun varlığı zarurîdir.İngilizlerle yapılan Ticaret Anlaşması aşağıdakilerden hangi tarihte yapılmıştır?
1838 Ticaret Anlaşması sonrasında başta İngiliz malları olmak üzere her türlütarımsal ürün kentlerde yerli ürünlerin yerini almıştır.
Aşağıdakilerden hangisi 20. yüzyılın başında Osmanlı İmparatorluğu’da Devlet sermayesiyle ilk defa kurulan fabrikalardan biri değildir?
Devlet sermayesiyle 1810 yılında kurulan ve askerî kundura, çizme, palaska, fi- şeklik gibi malları imal eden Beykoz tesislerinden sonra, 1835 de çuha, fes, batta- niye imal etmek üzere İstanbul’da Feshane Tesisleri kuruldu. Kadife, ipekli kumaş, saten ve tafta üretmek için 1845’te Hereke Fabrikası tesis edildi. Yine devlet eliyle 1850’de pamuklu dokuma ürünleri imal etmek üzere İstanbul Bakırköy Bez Fabri- kası faaliyete geçti. Son olarak 1892’de Yıldız Çini Fabrikası kuruldu. Bu büyük te- sisler Cumhuriyet’ten sonra da faaliyetlerine devam ettiler. Ancak ülkenin her ka- sabasında küçük atölyelerin, sanatkârların var olduğunu belirtmek gerekir. Fakat bu konuda resmî, ayrıntılı ve yeterli bilgi üretilmiş değildir. Ülke içinde gümrük birliği oluşması ve ulusal düzeyde pazar genişlemesi, 1873 yılında ancak mümkün olabilmiştir.