Kurumsal bir dine ve beraberinde getirdiği taleplere iltifat etmeden ve bunları dikkate almadan inanmak aşağıdaki kavramlardan hangisiyle tanımlanmaktadır?
Özellikle Batı dünyasında, dinin algılanma ve yaşanma biçimlerinde bazı farklılıkların ortaya çıktığı, tanımlanması başta olmak üzere diğer birtakım alanlarda da değişikliğe uğramaya başladığı görülmektedir. Bu çerçevede, “bağlanmadan inanma” şeklinde kavramlaştırılan yeni bir süreçten bahsedilmektedir. Bu, kurumsal bir dine ve beraberinde getirdiği taleplere iltifat etmeden ve bunları dikkate almadan inanmak anlamına gelmektedir.
‘Teolojilerdeki düşünce ve pratiğin nedeni olarak ileri sürülen, hem geniş hem de dar olarak tasavvur edilen’ manevi yaşamın ele alınışlarından hangisini kapsamaktadır?
Soruda verilen tanımı kapsayan yaklaşım Tanrı- yönelimli bir manevi yaşamdır.
Kavramsal şüphe dini öğretilerin içeriklerinde yer alan bazı kavramlaraitiraz ve tepki şeklinde ortaya çıkan şüphedir. Bu, bilimsel şüpheyebenzemekle birlikte, burada dinî hayat tarzının ve dinî normlarınreddinden çok, dinî inanç sistemlerinde yer alan bazı müphem, muğlâk,akıl ve idrak sınırlarını zorlayan ifadelerin harfi harfine alınmasınedeniyle düşülen kararsızlık söz konusudur.
Nesne ve olayları temsil eden imajların, sembollerin, kavramların belli bir amaca yönelik olarak işletilmesi, idare edilmesi veya kendiliğinden gelişmesiyle ve açık ve sembolik veya örtülü her türlü bilişsel etkinlik olarak tanımlanan şey nedir?
Düşünme, nesne ve olayları temsil eden imajların, sembollerin, kavramların belli bir amaca yönelik olarak işletilmesi, idare edilmesi veya kendiliğinden gelişmesiyle tanımlanan, açık ve sembolik veya örtülü her türlü bilişsel etkinlik olarak tanımlanmaktadır. Doğru cevap A'dır.
Piaget’in kuramına göre çocuğun nesne ve olayı görmeden kavram geliştirebildiği ve bu sayede dini kavramları tam olarak kavramlaştırabildiği evre aşağıdakilerden hangisidir?
Bilişsel Psikolojide Piaget tarafından tanımlanan ve Din Psikolojisinde dini düşünce ve kavram gelişimi konusunda sık sık başvurulan dört ardışık temel dönem, duyusal-motor dönem (0-2 yaş), işlem-öncesi dönem (2-7 yaş), somut işlemler dönemi (7-12 yaş) ve soyut işlemler dönemi (12 yaş ve üzeri) olarak adlandırılmaktadır. Bu dönemlerin ilkinde insanbiçimci (antropomorfik) ve somut özellikler gösteren Tanrı tasavvuru, sonraki iki dönemde somut ve soyut düzey arasında geçişli bir özellik arz etmekte, son dönemde ise somut özelliklerinden sıyrılan Tanrı kavramı ile birlikte artık soyut bir karaktere bürünmektedir. Bu son dönem çocuğun, nesne ve olayı görmeden kavram geliştirebildiği, kendi düşüncelerini eleştirebildiği, somut varlık ve olaylara ilişkin kavramlarını soyut davranışlara dönüştürebildiği evredir. Dini kavramlar, çoğunlukla soyut oldukları için bunlar ancak en son dönemde tam olarak kavranabilmektedir.
Kur’an’daki kullanımı dikkate alındığında aşağıdaki seçeneklerden hangisinde iman sözcüğüne dair tanımlardan birisi belirtilmektedir?
Kur’an’daki kullanımı dikkate alınarak iman kelimesine, genellikle doğrulama (tasdik) ve tahsis etme, teslim olma (İslam) anlamları verilmiş; daha sonra terim olarak, “Allah’tan tebliğ ettiği kesin olarak bilinen hususların bütününde peygamberi tereddütsüz olarak tasdik etmek” şeklinde tanımlanmıştır.
Duanın bireyler üzerinde pek çok etkisi vardır.Öncelikle dua bireyde sükûnet ve huzur oluşturur, sinirlerini yatıştırır. Dua insana çalışma ve başarma gücü verir. Dua karaktere etki eder.Dua beden sağlığı üzerinde de olumlu bir etkiye sahiptir. Ancak dua doğrudan ekonomik bir rahatlama getirmez. Doğru cevap E'dir.
Dini değişim olaylarının en yaygın olanı İslam'da ne ile adlandırılır?
Dini değişim olaylarının en yaygın olanı İslam'da "tövbe olarak adlandırılır.
Ölüm ve ölüm sonrası hayat üzerinde düşünen ve bunlara tatmin edici bir cevap bulamayan birisinin yaşaması beklenen dini değişimin temel güdüsü aşağıdakilerden hangisidir?
İnsan düşünen, değerlendiren, sorgulayan bir varlıktır. Zaman zaman kendi varoluşu, hayatın anlamı, ölüm ve ölüm sonrası hayat üzerinde düşünür ve bunlara tatmin edici açıklamalar bulmaya çalışır. Yeterli açıklamalar bulamadığı zaman ise bir iç huzursuzluğu, gerginlik yaşar. Din değiştiren birçok kişideki en temel psikolojik elemanın gerginlik olduğu söylenebilir.
doğruluğunu, büyüklüğünü ve gücünü sarsılmaz bir duygu ile benimseme;” İnanç (itikat) ise, bir düşünceye gönülden bağlı bulunma; Tanrı’ya, bir dine inanma, iman, itikat; birine duyulan güven, inanma duygusu; inanılan şey, görüş ve öğreti” olarak tanımlanmaktadır. Görüldüğü gibi inanç kelimesi tanımlarda imanı da kapsayacak şekilde daha genel bir anlam ifade ederken; iman, bir dine yönelme olarak, daha özel manada kullanılmaktadır.
Aşağıdakilerden hangisi Kur’an’da belirtilen dua etme şeklidir?
Kur’an’da, boyun bükerek, sessizce, korku ve ümitle dua edilmesi gerektiği bildirilmektedir. (Âraf, 7/55-56).
“Bireyin, yeni bir grup aidiyeti psikolojisi ile eski arkadaş grubuyla olan iletişimi kesildiği ya da azaldığı bu dönemde, din değiştirmesi sonucu eski sosyal çevresi ile bağları zayıflar.”Yukarıda yer alan parça aşağıdaki verilen din değiştirme safhalarından hangisine vurgu yapar?
Din değiştirme sürecinin yedi basamağı bulunmaktadır. Bunlardan ‘yeni dini grup dışındaki kişilerle iletişimi azaltma’ süreci, bireyin yeni bir grup aidiyeti psikolojisi ile eski arkadaş grubuyla olan iletişiminin kesilmesini veya azalmasını ifade etmektedir. Bu dönemde kişinin din değiştirmesi sonucu eski sosyal çevresi ile bağlarının zayıflayacağı düşünülmektedir.
Birey, ergenlikle beraber, formel işlemler ve kişilik bunalımlarının ortaya çıkmasıyla, muhtemelen inancın üçüncü aşamasını göstermeye başlayacaktır. Tanrıyla daha çok kişisel ilişki ve biçimsel amelî düşünceyle ilgili soyut fikirlere bir güven söz konusudur. Birey kendisi ve diğerleri için farklı hikâyelerin anlamlarını kurmaya ve kendi hayat hikâyesiyle diğerlerini ilişkilendirmeye başlar. Doğru cevap B seçeneğidir.
Yapılan araştırmalarda Hristiyanlıkta insanbiçimli Tanrı tasavvuru daha etkili ve daha sürekli gözlenirken Müslüman çocuklarında insanbiçimli ifadelerin daha basit ve daha az ayrıntılı olduğunun ortaya konması aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?
Farklı kültürel çevrelerde gerçekleştirilen araştırmaların sonuçlarını anahatlarıyla özetlemek gerekirse, bunların öncelikle yapıldıkları kültür ortamındaki Tanrı tasavvurlarını yansıttıkları, birbirleriyle kıyaslandıklarında ise Tanrı tasavvuruna yönelik birtakım farklılaşmalar sergiledikleri görülmektedir. Özellikle Hıristiyan kültür çevrelerindeki insanbiçimli (antropomorfik) Tanrı tasavvuru, İslam kültür çevresindekine nazaran daha etkili ve daha sürekli gibi gözükmektedir. İslam kültürüne mensup çocukların ifadeleri, diğer kültür çevrelerine mensup çocukların ifadeleriyle mukayese edildiğinde, bunlardaki insanbiçimli ifadelerin daha basit ve daha az ayrıntılı oldukları anlaşılmaktadır.
Bilimsel çalışma her şeyden önce olayları gözlemleyerek başlar. Olaylar ya uzaktan kendi doğal akışı içersinde (doğal gözlem), ya da araştırmacının kendisi de olayların içinde yer alarak (katılımcı gözlem) sistemli gözlemler aracılığıyla anlaşılmaya çalışılır. Doğru cevap E seçeneğidir.
I. Takdir ve onay
II. Pekiştime
III. Taklit
IV. Model davranış
V. Sorgulama
İlk çocukluk dönemindeki aile ilişkileri dinî tutum ve davranışların biçimlenmesinde sosyal öğrenme yoluyla önemli rol oynar. Yukarıdakilerden hangisi bu dönemde etkin olan sosyal öğrenme kavramları arasındadır?
I, II, III, IV