Hadis Tarihi ve Usulü
Deneme Final Sınavı 22
1.

Haber-i vâhid, mütevâtir olmayan hadis demektir. Aşağıdakilerden hangisi haber-i vâhid olan hadislerden değildir?

Doğru Cevap: "D" Nâzil
Soru Açıklaması

Haber-i vâhid, mütevâtir olmayan hadis demektir. Başka bir ifade ile hadisler mütevâtir olup olmama bakımından ikiye ayrılırlar: 1- Mütevâtir hadisler. 2- Haber-i vâhid olan hadisler. Hadislerin büyük kısmı bu tür haberlerden oluşur. Haber-i vâhid olan hadisler kendi içinde meşhûr, azîz, ferd ve ğarîb şeklinde kısımlara ayrılırlar. 

2.

Aşağıdakilerden hangisi kolaylaştırıcı Hadis metotlarından birisi değildir?

Doğru Cevap: "C" Şifahi
Soru Açıklaması

Muhaddisler hadislerin semâ ve kırâat yoluyla alınmasında ısrar etmekteydi. Ancak bu durum genişleyen İslâm coğrafyasında gittikçe artan hadis metinlerinden yararlanma imkânını zorlaştırıyordu. Bu sıkıntı hadis talebelerine kolaylık sağlayacak bir çıkış yolu bulmayı zaruri hale getirmişti. Bu amaçla yaygın olmasa da, daha hicrî ikinci asrın başlarından itibaren detaylarını ileriki sayfalarda göreceğimiz icazet, münâvele ve mükâtebe metotlarına kolaylığı temin edici çareler olarak müsaade edimliş, fakat hatalara açık oldukları için i‘lâm, vasıyyet ve vicâde metotları güvenilir kabul edilmemiştir. 

3.

Hangisi zayıf hadis özelliğidir?

Doğru Cevap: "D" Sahih ve hasen hadis için aranan şartlardan birini ya da birkaçını taşımaz.
Soru Açıklaması

Zayıf teriminin önce güvenilir olmayan râvîleri nitelemek üzere sonra da hadisin kendisi için kullanıldığı söylenebilir. Dini konularda delil olarak kullanılan makbul olan  hadis çeşidide hasen hadislerdir.Bu şartlara uymayan hadislere zayıf hadis adı verilmiştir.

4.

Zayıf olduğu konusunda alimler arasında görüş birliği bulunmayan, kimilerine göre zayıf kimlerine göre zayıf olmayan hadislerdir. Bu hadisler zayıf hadislerden üstün görülür.

Yukarıda tanımı verilen hadis aşağıdakilerden hangisidir?

Doğru Cevap: "C" Muza’af
Soru Açıklaması

Sahih ve hasen hadis için aranan şartlardan birini ya da birkaçını taşımayan hadislere zayıf hadis denir. Birçok çeşit zayıf hadis vardır. Hicri üçüncü asırda merdüd, metrük, münker, sakim gibi kullanımlar zayıf hadisi nitelemek için kullanırdı. Ancak soruda tanımı verilen kavram zayıf olup olmadığı konusunda görüş birliği bulunmayan hadisleri nitelemek için kullanılan muza’af kavramıdır.

5.

Aşağıdakilerden hangisi Sahih Hadislerin özelliklerinden birisi değildir?

Doğru Cevap: "E" Muallel olması.
Soru Açıklaması

Sahîh hadîs, en meşhur tarifine göre, senedinin başından sonuna kadar sika (adâlet ve zabt sahibi) râvînin sika râvîden rivayet ettiği, şâzz ve muallel olmayan hadîstir. Bu tarife göre sahih hadisin dört özelliği bulunmaktadır: Râvîlerinin sika olması, râvîleri arasında kopukluk olmamasıyani senedin muttasıl olması, şâzz yani diğer sika râvîlerin rivayetlerine aykırı olmaması ve muallel yani sahihliğine zarar verecek gizli bir kusurunun olmaması.

6.

Söylemediği veya yapmadığı halde Hz. Peygamber’e nispet edilen söz ve işlerle ilgili haberler aşağıdaki hadis türlerinden hangisi kapsamında ele alınır?

Doğru Cevap: "C" Mevzû hadis
Soru Açıklaması

Söylemediği veya yapmadığı halde Hz. Peygamber’e nispet edilen söz ve işlerle ilgili haberler Mevzû hadisler kapsamında incelenir.

7.

Bir hadisin kabul edilebilmesi için râvîsinde adâlet ve zabt denilen iki temel özelliğinin bulunması gerekir. Aşağıdakilerden hangisi adaletin unsurlarından biri değildir?

Doğru Cevap: "C" Tezkiye
Soru Açıklaması

Bir hadisin kabul edilebilmesi için râvîsinde adâlet ve zabt denilen iki temel özelliğinin bulunması gerekir. Sözlükte, doğruluk ve dürüstlük anlamına gelen adâlet kelimesi, hadis ilminde genel anlamıyla râvîde bulunması gereken rivâyet ehliyetini ifade eder. Bu ise, râvînin kişisel ve toplumsal hayatta dinî ve ahlâkî ölçülere uygun davranması, ayrıca saygınlığını koruması ile gerçekleşir. Böyle bir kimseye, rivâyeti makbul ve geçerli anlamında “adl” veya “âdil” (çoğulu: udûl) denir. Adâletin Unsurları:İslâmBülûğAkılFısktan Uzak Durmak/TakvaMürüvvet olarak sıralanmaktadır.

8.

Osmanlı’ da medrese ve darülhadislerin en yoğun açıldığı dönem hangisidir?

Doğru Cevap: "A" Kanuni
Soru Açıklaması

Kanûnî devrinde dârulhadisler artmıştır. Amasya’da Osman Çelebi, İstanbul Eyüp’te Defterdar Mehmed Çelebi, Beyazıt’ta Papasoğlu, Vilâyet Konağı civarında Sofu Mehmed Paşa, Demirkapı’da Mehmed Ağa, Vefa’da Hüsrev Kethüdâ dârulhadisleri ile Süleymaniye Külliyesi bünyesinde kurnulan Süleymaniye Dârulhadîsi bu devre aittir.

9.

Kendisi âdil olan bir kimsenin, âdil olup olmadığı bilinmeyen bir şahsı temize çıkarması adaleti tespit yollarından hangisini ifade etmektedir?

Doğru Cevap: "D" Tezkiye
Soru Açıklaması

Muhaddisler, bir râvînin adâletini genel olarak iki yöntemle belirlemeye çalışmışlardır. Bunlardan biri olan tezkiye Kendisi âdil olan bir kimsenin, âdil olup olmadığı bilinmeyen bir şahsı temize çıkarması anlamına gelmektedir. Ta’dîl kelimesi ile eş anlamlıdır. Tezkiyede bulunan kimseye müzekkî denir. Hadis ve fıkıh bilginleri, rivâyet ve şehâdet kavramlarına bakış açılarına göre bir râvînin ta’dîli için kaç kişinin gerekli olduğu sorusuna farklı cevaplar vermişlerdir. Çoğunluk, rivâyeti şahitlikten ayırarak şahitliğin aksine rivâyette bir muaddilin tezkiyesini yeterli görür. Rivâyeti şahitlik gibi kabul eden bazı âlimler, şahitlikte olduğu gibi rivâyette de en az iki muaddildin ta’dîlini şart koşarken, tadîlin haber niteliği taşıdığını söyleyen bazıları da, bir muadildin tezkiyesini yeterli bulurlar. Ayrıca, bir râvînin rivâyetinin Sahîhayn’da geçmesi o râvî için bir ta’dîl göstergesi sayılır. Çünkü bu iki eser, cerhedilmiş râvîlerin hadislerine yer vermeme prensibi üzerine telif edilmiştir.

10.

Bir hadisi belli esaslara uyarak öğrenmeye ne ad verilmektedir?

Doğru Cevap: "A" Tahammül
Soru Açıklaması

Bir hadisi belli esaslara uyarak öğrenmeye tahammül, onu ezberden veya bir kitaptan usulüne uygun olarak rivayet etmeye ise edâ denir. İkisi birlikte tahammülü’l-ilm kavramıyla ifade edilir. Hadisler sonraki nesillere rivayet yoluyla aktarılmıştır. Rivayet sadece sözlü aktarımı ifade eden bir kavram değildir. Rivayet kavramı sözlü veya yazılı olarak her türlü bilgi ve metin aktarımını, naklini ifade eder. 

11.

Hadis ilminde, sened veya metnindeki kelime veya cümleler arasında yer değişikliği yapılmış olan hadîselere ne ad verilir?

Doğru Cevap: "E" Maklûb
Soru Açıklaması

Maklûb Arapça’da ters çevirilmiş, içi dışına çevirilmiş, yeri değiştirilmiş, bir şekilden başka bir şekle döndürülmüş gibi anlamlara gelir. Hadis ilminde, sened veya metnindeki kelime veya cümleler arasında yer değişikliği yapılmış olan hadîse denir.

12.

Aşağıdakilerden hangisi rihlenin faydalarından bir tanesi olarak gösterilemez?

Doğru Cevap: "D" Ravi sayısını artırması ve yanılgı payını düşürmesi
Soru Açıklaması

Kısaca Rihle olarak adlandırılan ve hadisi ilk kaynadığından alma anlamına gelen ilim yolculukları Sahabeler döneminden beri yapılmaktaydı. Aracıları mümkün olduğunca azaltmak yanılgı ihtimalini düşürmekteydi. Rihle islam aleminin değişik bölgelerine yayılmış farklı alimlerle tanışmak ve hadislerin gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak gibi yararlar sağlamaktaydı. Ravi sayısını artırmak değil tam tersi azaltmak gibi bir işlevi vardı. 

13.

Aşağıdakilerden hangisi hadisin hangi hocadan hangi metotla alındığını ifade eden terimdir?

Doğru Cevap: "A" Rivayet lafzı
Soru Açıklaması

Hadisin hangi metotla alındığını ifade eden terim rivayet bir diğer adıyla eda siğasıdır. 

14.
Ensâr Hanımları Hanım sahâbîler Hz. Âişe

Hadislerin öğrenim ve öğretiminde yukardakilerden hangisi veya hangilerinin katkısı olmuştur?

Doğru Cevap: "D" I - II - III
Soru Açıklaması

Hadislerin öğrenim ve öğretiminde hanım sahâbîlerin  payı büyüktür. Hanım sahâbîler içinde ise, konumuzla ilgili olarak Ensâr denilen Medine’nin yerlisi Müslüman hanımlar ile Hz. Peygamber’in hanımlarının özel bir yeri vardır. Hz. Peygamber’in hanımlarının ise, İslâm’ı öğrenme ve öğretme gayretlerinin yanında diğer hanım sahâbîlerin Hz. Peygamber’den sormaya utandıkları meseleleri kendilerine sordurmaları şeklinde de hizmetleri olmuştur.

15.

İbn Ömer’den nakledildiğine göre Kubâ’da sabah namazı kılınırken bir haberci gelir ve Hz. Peygamber’e bir âyet indiğini, artık namazların Kâbe’ye doğru kılınacağını bildirir. Önceden Kudüs’e yönelerek namaz kılan Müslümanlar bu haber üzerine Kâbe’ye yönelerek namaz kılmaya başlarlar. Burada içlerinde Ensâr’ın fakihleri bulunan Kubâ halkı Hz. Peygamber’den bizzat duymadan bir kişinin getirdiği habere dayanarak kıbleyi değiştirmişlerdir (Buhârî, “Ahbâru’l-âhâd”, 1).İmam Şâifî’nin er-Risâle’sinden verilen yukarıdaki hadis örneği hangi tür hadislere örnektir?

Doğru Cevap: "B" Âhâd hadis
Soru Açıklaması

Âhâd hadislerde bir kişinin getirdiği habere göre amel edildiği görülür. Örnekteki hadis Âhâd hadislerdendir.

16.

Kimler ister yakîn isterse zan ifade etsin, âhâd haberle amel etmenin zarureti konusunda hemfikirdir?

Doğru Cevap: "A" Ehl-i sünnet mezhepleri
Soru Açıklaması

Ahmed b. Hanbel, Mâlik b. Enes ve hadisçilerin çoğunluğu ise, haber-I vâhidin sıhhati sabit olunca yakîn ilim ifade ettiği ve dolayısıyla amel edilmeyi gerektirdiği konusunda ittifak halindedirler. Ancak Mutezile ve Hâricîler dışındaki bütün Ehl-i sünnet mezhepleri ister yakîn isterse zan ifade etsin, âhâd haberle amel etmenin zarureti konusunda hemfikirdir.

17.

‘Allah’a karşı ancak âlim kulları gerçek anlamda saygı duyar’(35Fâtır, 28) ile ‘De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?’(39Zümer, 9) ayetlerinde hangi konunun önemi üzerinde durulmaktadır?

Doğru Cevap: "B" İlmin önemi
Soru Açıklaması

Allah Teâlâ, soruda geçen Fâtır suresinin 28.ayetinde ve Zümer suresinin 9.ayetinde ‘bilmenin, ilmin’ önemine vurgu yaparak öğrenmeye ve öğretmeye teşvik etmektedir.

18.

Cumhuriyet döneminde ilk Yüksek İslam Enstitüleri ne zaman açılmıştır?

Doğru Cevap: "C" 1959
Soru Açıklaması

Cumhuriyet döneminde ilk Yüksek İslam Enstitüleri 1959’ta İstanbulda eğitim- öğretime başlamıştır.

19.

Aşağıdakilerden hangisi sahâbenin hadis öğrenme metotlarından biridir?

Doğru Cevap: "C" Kendi aralarında müzakere ve tekrar etmek
Soru Açıklaması

Sahâbenin hadis öğrenme metotlarından birisi, öğrendiklerini kendi aralarında müzakere yani tekrar etmek, iyice anlayıp hafızalarına yerleştirmekti. Nitekim Enes b. Malik, Hz. Peygamber’in huzurunda öğrendiklerini hadisleri onun yanından ayrıldıktan sonra kendi aralarında iyice belleyinceye kadar müzakere ettiklerini söylemektedir.

20.

Hadis tarihindeki hadis uydurma sebeplerinden hangisi diğerlerinden farklıdır?

Doğru Cevap: "D" İslam’a hizmet etme arzusu
Soru Açıklaması

A, B, C ve E seçeneklerinde verilen hadis uydurma sebepleri İslam’a ve Müslümanlara zarar verme amacı güderken, D seçeneği tamamen olumlu nedenlerle hadis uydurulduğunu belirtmektedir. Bu yönüyle diğerlerinden farklıdır.

TEST BİTTİ.
CEVAPLARINIZI KONTROL EDİNİZ.