Hz. Ömer devrinde Irak bölgesinde fakirlere (çiftçiler ve diğerleri) 12, orta hallilere (tüccar) 24, zenginlere (beygire binen, parmaklarına altın yüzük takan reisler “Dihkan”) 48 dirhem cizye konmuştur. Hz. Ömer devrinde Şam halkı için kişi başına altın para olarak 4 dinar, gümüş olarak ise 40 dirhem şeklinde düzenlenmiştir. Mısır halkı için her mükellef 4 dinara razı olmuştur. Cizye para olduğu gibi ziraî ve ticarî ürünler de olabiliyordu.
Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
Hz. Osman'ın mushafı çoğaltması büyük takdirlekarşılandı. Hz.Osman'ın yaptığı işi onaylayanların başında Hz. Ali geliyordu.
Peygamber Efendimiz, bir sefer esnasında yolunu Ebvâ’dan geçirerek annesi Âmine’nin kabrini ziyaret etmesi hangi özelliği yansıtmaktadır?
Vefakârlık, Sevgili Peygamberimizin ruhunu süsleyen erdemlerden biriydi. Sözünde durur, vaadinden dönmezdi. İslâm’a hizmet edenleri hiçbir zaman unutmaz, arkadaşlarını ve aile dostlarını sık sık arar ve anardı. Bir defasında Habeşistan hükümdarının elçileri Medine’ye geldiklerinde onlarla bizzat ilgilenmişti. Bunun sebebi, vaktiyle Habeşlilerin, ülkelerine sığınan Müslümanlara gösterdikleri konukseverlikti. Peygamber Efendimiz, bir sefer esnasında yolunu Ebvâ’dan geçirerek annesi Âmine’nin kabrini ziyaret etti; eliyle toprağı düzelterek kendisine olan şefkatini hatırladı ve hüzünlendi. Kendisine süt emziren Süveybe hanıma çeşitli yardımlarda bulundu. Yine sütannesi Halîme’ye hürmet eder ve ihtiyaçlarını karşılardı. Dadısı Ümmü Eymen’e, “Sen benim ikinci annem sayılırsın” diyerek iltifat ederdi. Amcası Ebû Tâlib’in eşi, yengesi Fâtıma Hanım için de “O, benim annemdi!” diyordu
Hz. Peygamber'in bizzat katılmadığı, bir sahâbînin kumandası altında gönderdiği askerî birliklere ne denir?
Hz. Peygamber'in bizzat katılmadığı, bir sahâbînin kumandası altında gönderdiği askerî birliklere seriyye adı verilir.
I. Hz. Hüseyin'in bunu istemesi
II. Barış taraftarı biri olması
III. Muaviye'nin korkutucu şahsiyeti
IV. Medain'de çadırına saldırılması
V. Ubeydullah b. Abbas'ın Muaviye tarafına geçmesi
Yukarıdakilerden hangileri Hz. Hasan'ın hilafeti Muaviye'ye devretmesinin sebeplerindendir?
Hz. Hasan, çocukluğunu Hz. Peygamber’in yanında geçirmiş ve ondan etkilenmiş bir insandı. Daha kendisine biat edilirken, biat edenlerden barışta ya da savaşta kendisini desteklemelerini istemesi, taraftarlarından koşulsuz itaat etmeleri hususundaki beklentisinin yanı sıra, barışa meyilli kişiliğini göstermektedir. Hz. Hasan’ın kendisine biat edildikten sonra iki aya yakın bir süre geçtiği halde savaş hazırlığı yapmaması, barış taraftarı olduğunu gösteren bir başka delildir.
Hz. Hasan, babasının hila^fet döneminde birçok olaya bizzat şahit olmuş ve iç savaşların bir çözüm olmadığını, Müslümanların gücünün zayıflamasından başka bir sonuç getirmediğini görmüştü. Burada fedaka^rlık yapması gereken birisi lazımdı. Bu fedaka^rlığı kendisi üstlenerek hila^fet hakkından vazgeçti.
Hz. Ali’nin Ku^fe’de, planlanmış bir suikast sonucu öldürülmesi, Meda^in’de Hz. Hasan’ın çadırına saldırılarak malının talan edilmesi ve yaralanması, onun barış yapma düşüncesini pekiştirmiştir.
Hz. Hasan’ı Mua^viye ile barış yapma düşüncesine sevk eden olaylardan biri Mua^viye’nin, Hz. Hasan’ın komutanı Ubeydullah b. Abbas’la kurduğu temas sonucu Ubeydullah’ın Mua^viye tarafına geçmesi olmuştur. İktidar mücadelesinin çirkin yüzünü gören Hz. Hasan’ın komutan olarak tayin ettiği bir yakını tarafından terk edilmesi, barış ile ilgili düşüncelerini pekiştirmiş olmalıdır. Doğru cevap C'dir.
Halife Osman'ın vilayetlere müfettiş göndermesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
İkinci 6 yıl hayli sıkıntılı geçiyordu. Her ilde isyanların çıktığı söylentisi başkent Medine'ye kadar ulaşmıştı. Bu söylentinin doğru olup olmadığını öğrenmek için Halife Osman vilayetlere denetmen göndermeye karar verdi.
Peygamber Efendimiz'in son çocuğu İbrahim, hicretin sekizinci yılı içinde doğdu. İbrahim'in annesi, Mısır Mukavkısı tarafından hediye olarak gönderilmiş olan Ma^riye isimli kadındı. Doğru cevap A'dır.
İslam devleti hâkimiyeti altına giren topraklarda yaşayan gayri müslimlerin verdikleri cizyeye ne ad verilirdi?
Hz. Ömer, Irak, İran, Suriye, el-Cezire, Filistin ve Mısır’ın fethiyle birlikte İslam devleti hâkimiyeti altına giren topraklarda yaşayan gayri müslimlerin verdikleri ve “fey” adı altında toplanan cizye, haraç ve ticaret malları vergileri sonucunda artan gelirleri müslümanlara dağıtmak üzere bir teşkilat düşünmüştür.Hz. Ömer, fey gelirlerini beytülmalde toplayarak senede bir defa “atiyye” adı altında dağıtmayı uygun buldu. İnsanların isimleri “levh” denilen sayfalara yazıldı.
Yukarıda Hz. Ebu Bekir ile ilgili verilen bilgilerden hangileri doğrudur?
Müslümanların ilk halifesi Hz. Ebû Bekir, Miladi 573 yılında Mekke’de dünyaya geldi. Kureyş kabilesinin Teymoğulları koluna mensuptur. Babasının adı Osman olup Ebû Kuhâfe adıyla tanınmıştır. Annesi ise, Ümmü’l-Hayr Selma bint Sahr’dır. Doğru yanıt B'dir.
Hz. Peygamber’in vefatının ardından gerçekleşen hilâfet meselesinden sonra İslâm toplumunun karşı karşıya geldiği en önemli olay aşağıdakilerden hangisidir?
Hz. Peygamber’in vefatının ardından gerçekleşen hilâfet meselesinden sonra İslâm toplumunun karşı karşıya geldiği en önemli sıkıntılardan biri, ridde adı verilen dinden çıkma ve isyan hareketleridir.
Peygamberimiz dokuz (veya on iki) yaşında bulunduğu sırada amcası Ebû Tâlib bir ticaret kervanıyla Suriye’ye gitmeye karar vermişti. Yeğeninin ısrarını gören Ebû Tâlib duygulandı ve onu da yanına aldı. Kervan Suriye topraklarındaki Busrâ’da konakladı. Bu arada bir manastırda yaşayan Bahîra adlı rahip de kafileyi izlemekteydi. Daha önce birçok kervan burada konakladığı halde herhangi bir ilgi gösterme ihtiyacı duymayan rahip bu kafileye ayrı bir önem vermişti. Çünkü bu sefer o güne kadar hiç görmediği bir şeyi farketmiş, alçak ve küçük bir bulutun kafilenin üstünde yavaş yavaş ilerlediğini, sürekli yolculardan bir veya ikisi ile güneşin arasına girdiğini görmüştü. Büyük bir merakla kafileye haber gönderdi ve hepsini yemeğe davet etti. Dikkatini Hz. Muhammed üzerinde yoğunlaştıran Bahîra onun yüzüne bakınca zihnindeki birçok sorunun cevabını buldu. Onu dikkatle inceledi ve yemekten sonra insanlar ayrılmaya başladıklarında ona bazı sorular sormak istedi. Hz. Muhammed’e uykusuna varıncaya kadar çeşitli hususlarda sorular soran Bahira verilen cevapları dikkatle dinledi; aldığı cevaplar onun bildiği ve merak ettiği özelliklerle uyum içindeydi. Nihayet uygun bir sırada izin isteyip çocuğun sırtına baktı. Omuzları arasındaki mührü görünce gelmesi yakın olan peygamberle karşı karşıya olduğundan şüphesi kalmadı. Ebû Tâlib’e dönüp ona da bazı sorular sorduktan sonra şöyle dedi: “Yeğenini buradan uzaklaştırıp geri götür ve onu Yahudilerden koru. Çünkü benim bildiğimi onlar da bilirler ve görüp fark ederlerse ona kötülük yaparlar. Yeğeninin geleceğinde büyük şeyler gizli. Onun yüzü peygamber yüzüne, gözleri de peygamber gözlerine benziyor. Biz kutsal kitaplarımıza ve atalarımızdan gelen rivayetlere göre bir peygamberin gelmesinin yakın olduğunu biliyoruz. Bunu Yahudiler de biliyor, ancak onlar gelecek peygamberin İsrailoğulları arasından çıkmasını bekledikleri için onu kıskanıp zarar verebilirler. Sana bu nasihati yaparak bu konudaki görevimi ifa ettiğimi bilmeni isterim”. Doğru cevap B'dir.
Peygamber Efendimizin fiziki^ özelliklerine, bunların anlatıldığı edebi^ eser ve levhalara hilye denilmektedir. Doğru yanıt B'dir.
Hz. Ebubekir'in halife seçilmesinde aşağıdaki usullerden hangisi kullanılmıştır?
Hz. Ebubekir'in seçiminde Benî Sâide Çardağı'nda toplanan ensar ve ensârın bu girişimini haber alan muhâcir önderleri bir araya gelerek görüş ve düşüncelerini belirtmiş, serbest bir ortamda istişare yapmışlardır. Bu istişareler sonucunda Hz Ebubekir halife olarak seçilmiştir. Doğru cevap C dir.
Hz. Ali’ye biat edildikten sonra ortaya çıkan diğer önemli bir muhalif Muâviye b. Ebû Süfyân’dır. Muâviye, Hz. Ömer döneminden beri yaklaşık 18 yıldır Suriye bölgesinde valilik yapıyordu ve orada güçlü bir konuma sahipti. Hz. Ali’ye biat etmeyi Hz. Osman’ın katillerinin cezalandırılması koşuluna bağladı. Hz. Ali, Muâviye’nin tavrını samimi bulmuyordu. Ona göre Muâviye’nin Hz. Osman’ın katillerinin cezalandırılmasını talep etme hakkı yoktu. Zira Hz. Osman’ın çocukları hayattaydı. Katillerin cezalandırılmasını onlar talep edebilirlerdi. Muâviye ise akrabası olduğu için Hz. Osman’ın katillerinin cezalandırılmasını talep edebileceğini düşünüyordu. Dolayısıyla, doğru cevap C seçeneğidir.
İkinci Akabe biatında, birincisinden farkı olarak aşağıdaki unsurlardan hangisi öne çıkmaktadır?
Siyasi unsurlar