İstek ve iradeye gerek kalmadan, çaba harcamadan, mantık ve matematik yöntemlere başvurmadan Allah'ın peygamberlerin temiz ruhlarını aydınlatmasıyla oluşan bilgi hangisidir?
Dini (ilahî) ilimlerin kaynağı vahiydir. Vahiy, istek ve iradeye gerek kalmadan, çaba harcamadan, mantık ve matematik yöntemlere başvurmadan Allah'ın peygamberlerin temiz ruhlarını aydınlatmasıyla oluşan bir bilgidir. İnsanî ilimler felsefenin çatısı altında toplanmış olup biri doğrudan ilim, diğeri başka ilimler için bir alet ve bir başlangıç sayılmak üzere başlıca ikiye ayrılır.
Müslüman düşünürlerin ve filozofların ortaya koydukları düşüncelerin ortak adıdır. Bu düşünceye “İslâm Düşüncesi” adının verilmesi sadece düşünürlerin Müslüman olmasından değil, aynı zamanda Kur’an ve Sünnet gibi İslâm dininin en temel iki kaynağının böyle bir düşüncenin oluşumuna ve gelişimine doğrudan ve dolaylı etkide bulunmasındandır
Aşağıdakilerden hangisi “el-Munkiz” adlı eserin yazarıdır?
El-Munkiz isimli eser Gazali’ye aittir.
Tıp ve felsefe alanında en büyük otorite demek olan “eş-Şeyhü’r-Reîs” ünvanıyla tanınmakta olan İslam filozofu kimdir?
İbn Sînâ özellikle tıp alanındaki üstün başarılarından dolayı “eş-Şeyhü’r-Reîs” ünvanıyla anılmıştır.
İbn Rüşd’e göre felsefe, bilim ve mantık çalışmaları tüm insanlığın bilgi ve tecrübe birikimleriyle geliştirilmiş evrensel bir kazanımdır. Felsefe ve mantık çalışmalarında kendisinden faydalandığımız önceki insanların dinde bizimle ortak olmasıyla, olmaması farksızdır. İbn Rüşd felsefe, bilim ve mantık çalışmalarının bir gelenek işi olduğunun ve bunların "süreklilik devamlılık" prensibiyle var olabildiklerinin farkındadır. Doğru cevap A şıkkıdır.
Hangi hareketin Peygamberliğin imkân ve gerekliliğine yönelik eleştirileri vardı?
Hint kökenli Brahmanların –ki Berahime olarak anılmaktaydı- Peygamberliğin imkân ve gerekliliğine yönelik eleştirileri vardı. Peygamberliğin Allah’ın mutlak adaletine aykırı olduğunu ileri sürüyorlardı. Görüşlerine göre hem peygamber hem de kavmi seçilmiş hale geliyordu. Bu ise Allah’ın mutlak adaletine aykırıydı. Allah eşit davranmalıydı. Tüm insanlarda bulunan akıl onların mutluluğa ulaşması için tek başına yeterliydi.
Kindi'nin “Gerçekte nefsin disipline edilmesinden başka bir şey değildir” olarak gördüğü alan aşağıdakilerden hangisidir?
Kindi, felsefenin tarifini verip değerini açıkladığı bir ifadesinde şöyle demektedir: “İnsan sanatlarının değer ve mertebe bakımından en üstünü felsefedir. Felsefenin tarifi: ‘İnsanın gücü ölçüsünde varlığın hakikatini bilmesidir’. Bir başka kitabında ise felsefeyi “Gerçekte felsefe nefsin disipline edilmesinden başka bir şey değildir” şeklinde ifade etmiştir.
Kindî, aklı dörde ayırmıştır. Bu sınıflandırmada, insana dışardan etki eden bir güç olmayıp, nefsin fonksiyonu olan tümel kavramlardan ibaret olan akıl türü aşağıdakilerden hangisidir?
Yukarıda tanımı yapılan akıl türü Kindî’nin eserlerinden anlaşıldığına göre “Sürekli Fiil Halindeki Akıl”dır.
İbn Bâcce’nin ahlak ve siyaset konusundaki görüşleri hangi düşünürle benzerdir?
İbn Bâcce’nin ahlak ve siyaset konusundaki görüşleri özellikle Fârâbî’ye oldukça benzerdir. İnsan fiilinin ortaya çıkışını istek, öfke ve akıl güçlerinin çatışmasında açıklar. Yönetim çeşitlerini bireyin kendisini yönetmesi, ailesini yönetmesi ve şehir yönetimi olmak üzere üçe ayırır. Buna ilaveten Yüce Allah’ın evreni yönetmesini de tedbir kavramı altında inceler. Erdemli yönetim, bozuk yönetim ve bunların karakterlerini açıklamada da Fârâbî’ye oldukça benzerdir.
“İbn Bâcce insanları aklî suretleri elde etmelerine ve buna bağlı olarak oluşan akli yetkinliklerine göre derecelendirir.” Buna göre aklın konusu olan şeyleri ancak “maddî suretler” aracılığıyla idrak edebilen derece (seviye) aşağıdakilerden hangisidir?
Cumhûr (sıradan insanlar) mertebesi: Bu seviyede olan insanlar aklın konusu olan şeyleri ancak “maddî sûretler aracılığıyla idrak edebilmektedir. Yetkin bir soyutlama yapamadıkları için eşyanın zihinlerindeki karşılıkları tam oluşmamıştır. Bundan dolayı bu seviyedeki insanların zihninde aynı eşya farklı tasarımlarda oluşabilir. Bu seviyedeki insanlar yetkinlik bakımından en düşük seviyede olanlardır.
Farabi'ye göre dört unsurun (toprak, su, hava ve ateş) oluştuğu ontolojik tabaka aşağıdakilerden hangisidir?
Beşinci ve altıncı mertebeyi suret ve form ikilisi oluşturur. Bunlar birbirine muhtaçtır, biri olmazsa diğeri olamaz. Bu ikilinin birleşmesi ile ay altı alemde öncelikle dört unsur (toprak, su, hava ve ateş) oluşur. Bunların karışımından da önce ayaltı alemdeki inorganik, sonra organik varlıklar meydana gelir.
Hangi hareketin Peygamberliğin imkân ve gerekliliğine yönelik eleştirileri vardı?
Hint kökenli Brahmanların –ki Berahime olarak anılmaktaydı- Peygamberliğin imkân ve gerekliliğine yönelik eleştirileri vardı. Peygamberliğin Allah’ın mutlak adaletine aykırı olduğunu ileri sürüyorlardı. Görüşlerine göre hem peygamber hem de kavmi seçilmiş hale geliyordu. Bu ise Allah’ın mutlak adaletine aykırıydı. Allah eşit davranmalıydı. Tüm insanlarda bulunan akıl onların mutluluğa ulaşması için tek başına yeterliydi.
Batı İslâm dünyasında yetişen ilk Müslüman filozof aşağıdakilerden hangisidir?
İbn Bâcce (ö. 533/1139) Batı İslâm dünyasında yetişen ilk Müslüman filozoftur. Endülüs'ün kuzeyindeki Sarakusta (Saragossa) şehrinde muhtemelen 470'te (1077) dünyaya geldi. İbnü's-Sâiğ olarak da tanınan İbn Bâcce Batı literatüründe genellikle Avempace diye anılır. İyi bir eğitim aldığı ve felsefenin tüm alanlarında donanımlı olduğu eserlerinden ve tarihsel anektotlardan anlaşılmaktadır.
Aşağıdakilerden hangisi istek ve irade dışı bir olay olup, beşerî bilginin aksine, hiçbir çaba harcamadan, mantıkî ve matematik yöntemlere başvurmadan Allah’ın, peygamberlerin tertemiz ruhlarını aydınlatması sonucunda zaman faktörü olmaksızın ortaya çıkan bir bilgi kaynağıdır?
Müslüman bir filozof olarak Kindî vahyin güvenilir bir bilgi kaynağı olduğunu söyler. Onun mâhiyetine ilişkin farklı bir teori geliştirmese de vahyin istek ve irade dışı bir olay olduğunu, beşerî bilginin aksine, hiçbir çaba harcamadan, mantıkî ve matematik yöntemlere başvurmadan Allah’ın, peygamberlerin tertemiz ruhlarını aydınlatması sonucunda zaman faktörü olmaksızın ortaya çıkan bir bilgi olduğunu belirtir.
Aşağıdakiler hangisi İşraki okulun temsilcilerinden biridir?
İşrâkî okulun temsilcileri arasında şunlar sayılabilir: Sühreverdi, Şehrezûrî, Kutbüddîn-i Şîrâzî, Celâleddin ed-Devvânî ve Molla Sadra.
İbn Bâcce’nin insanı akli yetkinliklerine göre derecelendirirken ifade ettiği, son yetkinlik hali aşağıdakilerden hangisidir?
İbn Bâcce insanları aklî suretleri elde etmelerine ve buna bağlı olarak oluşan akli yetkinliklerine göre derecelendirir. Su’edâ mertebesi; yetkinleşme sonucunda ma‘kûlleri doğrudan idrak edebilir, eşyanın mahiyetini ayniyle kavrar. Böylece akıl akledilen suretlerle aynileşir. İbn Bâcce bu hale müstefâd akıl adını verir. Bu son yetkinlik halinde insan aklı faal akılla ittisâl eder. Bu ise akli varlık olan insanın ulaşabileceği en büyük ve ebedî mutluluktur.