Aşağıdakilerden hangisi Farabi’nin eğitim almak üzere bulunduğu bölgelerden biri değildir?
Fârâbî Mısır, Suriye, Irak ve Harran bölgesi gibi antik bilim ve düşüncenin bütün merkezlerine gidip eğitim almıştır.
Gazzâlî felsefi ilimleri kaç başlıkta ele almaktadır?
Gazzali “Makâsıt” adlı eserinde felsefî ilimleri dört başlıkta ele almaktadır:
Riyaziyât: Matematik ve geometri olup, bunların akıl ve dinle çelişen hiçbir yönleri yoktur. Bunların inkârı imkânsızdır.
İlahiyât: Filozofların buradaki görüşlerinin çoğu yanlıştır, doğruları azdır.
Mantık: Buradaki görüşlerin çoğu doğru, yanlışları azdır. Anlaşmazlık yalnızca kavramlar ve onların kullanışlarındadır. Anlam ve gayelerde ihtilaf yoktur.
Tabiîyât: Bu alanda hak batıla, doğru yanlışa karışmıştır. Üstün gelenle üstün gelinen (galip ile mağlup) hakkında hüküm vermek mümkün değildir.
İbn Sina’ya göre hangisi akıl çeşitleri arasında yer almaz?
Bu akıl bir önceki müstefâd aklın aktif durumudur yani bilgiyle özdeşleşen aklın, sahip olduğu bu bilgileri ortaya koymasıdır. Herhangi bir alanda bilgi edinmiş olan birinin, mesela yazı yazmayı bilen kimsenin bizzat yazarak bildiğini göstermesi durumudur.
Aşağıdakilerden hangisi Nizamiye Medreselerinin esas kuruluş amacıdır?
İslâm dünyasında IX. yy’ın sonlarına doğru Abbasi hükümdarlığının siyasi otoritesi zayıflamış, İspanya, Mısır ve İran’da müstakil yönetimler oluşmaya başlamıştı. XI. yy’ın sonlarına XII. yy’ın başlarına gelindiğinde ise, İslâm dünyasında pek çok müstakil devletler oluşmuştu. Bu siyasi ayrışmalar beraberinde düşünce alanında da farklılıkların oluşmasına sebebiyet vermiştir. Bu dönemde kurulan Nizamiye Medreselerinin kuruluş amaçlarının başında istenmeyen fikir akımlarıyla mücadele etmek gelmekteydi. Hatta Gazzâlî’nin Tehâfüt’ünü yazmadaki nedenlerinden birinin de filozofların ehl-i sünnet inancıyla bağdaşmayan fikirlerini eleştirerek, Eş’ariliği güçlendirme olduğu söylenebilir. Doğru cevap E’dir.
Aşağıdaki batı düşünürlerinden hangisi Kindî’nin akıl teorisini kabul etmiştir?
Birçok Hıristiyan filozofu, Kindî’yi ismen zikrederek, ondan etkilenmişlerdir. XIII. yüzyılda Kindî’den etkilenenler arasında meşhur St. Thomas d’Aquine, Summa contra Gentiles adlı eserinde Kindî’nin akıl teorisini kabul etmiştir.
Aşağıdakilerden hangisi Gazzâlî’nin filozofları niçin eleştirdiğini göstermektedir?
Gazzâlî filozofları daha çok metafizik görüşlerinin dinî ilkelerle örtüşmediği gerekçesi ile eleştirmiştir. Eleştirisinin amacı da hakikati bilebilmek ve anlatabilmektir. Gazzalî bunu yaparken, metafizik önermelerin bilgi değerini analiz ederek, bunların ispat açısından dinin önermelerinden daha güçlü olmadığını, felsefî anlayışın gereklerini dikkate alarak ileri sürmüştür.
Kindî’ye göre varlığın değişmeyen ilk sebebinin ve en son gayesinin bilgisini veren ilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?
Kindi Felsefe’yi insanın uğraşı alanına giren sanatların en değerlisi, felsefenin de mertebe bakımından en değerli disiplininin metafizik alanı olduğunu söyler. Tabiat bilimi yani fizik evrende değişen ve başkalaşan şeylerin bilgisini bize sağlarken, metafizik bilimi ise değişmeyen varlıkların bilgisini içerir. Dolayısı ile metafizik bize varlığın değişmeyen ilk sebebinin ve en son gayesinin bilgisini verir. O halde varlık hakkında bize küllî bilgi sunan ve oradan da “ilk sebeb”in bilgisine yani Tanrı bilgisine götüren metafiziktir.
Felsefede dinî konuları da akılcı bir yaklaşımla savunması ve temellendirmesi nedeniyle bazı yahudi ve Hıristiyan düşünürlerce tercih edilen İslam filozofu kimdir?
Gazâlî’nin bazı Yahudi ve Hıristiyan düşünürlerce tercih edilmesinin nedeni, felsefede dinî konuları da akılcı bir yaklaşımla savunması ve temellendirmesidir. doğru cevap B'dir.
İslâm düşüncesi hangi dil ile başlamıştır?
İslam düşüncesi Arapça ile başlamıştır.
Fârâbî’nin gerçekleştirmeye çalıştığı felsefi sistem o kadar başarılı bir model oluşturmuştur ki, kendisine antik felsefenin en büyük otoritesi kabul edilip “birinci muallim” adıyla anılan Aristoteles’e ilaveten “ikinci muallim” lakabı verilmiştir.
İbn Haldun fıkıh literatüründen de istifade ederek insanların ihtiyaçlarını üçe ayırır. Bunlar 1) zarurî, 2) hâcî ve 3) kemali ihtiyaçlardır. Zarurî ihtiyaçlar insanın yaşamını sürdürebilmesi için zorunlu yiyecek, giyecek, barınma ve korunmadan ibarettir. İbn Haldun'a göre Bedevîlerin ellerindeki imkânlar sınırlı olduğu için zaruri ihtiyaçlarla yetinmek zorundadır.
“Zulmün varlığı hakikattir ama hak değildir. Olması gereken şey zulmün ortadan kaldırılmasıdır, adalettir” diyerek hak ve hakikat arasında bir ayrım yapmış olan İslâm düşünürü kimdir?
İbn Hazm Hak ve Hakikatin ayrımını açıklayabilmek için bu örneği kullanmıştır.
Hakkın Sesleri ve Hâtıralar Mehmet Akif'in Kur'an ve hadis gibi dinin temel kaynaklarından hareket ederek yazdığı eserlere örnek olarak verilebilir. Doğru yanıt "C" şıkkıdır.
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi Orhan Gazi tarafından İznik’te kurulan Osmanlı Devletinin ilk medresesinde uzun yıllar müderrislik yapmıştır?
Orhan Gazi tarafından İznik’te kurulan Osmanlı Devletinin ilk medresesinde uzun yıllar müderrislik yapmış olan Kayserili Davud (Davud el-Kayseri), eğitimini Kayseri, Mısır, Tokat Niksar ve İran gibi yerlerde mantık, usul, dini ilimler, kelam, tasavvuf, felsefe, matematik, astronomi gibi çok farklı alanlarda tamamladı.
Bedreddin Simavi’nin felsefe, tasavvuf ve kelam alanlarını kapsayan eserinin adı nedir?
Bedreddin Simavi’nin felsefe, tasavvuf ve kelam alanlarını kapsayan eserinin adı Vâridat’tır
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi Cemâleddin Afgânî’yi savunan yazılar yazmıştır?
Afgânî’nin “Peygamberlik bir sanattır.” sözü üzerine Afgânî aleyhine kampanyalar genişletildi.. Ve nihayet Afgânî materyalizmi reddeden eserler yazmasına rağmen bir kolaycılık aracı olan dinsizlikle itham edildi. Bu dedikodular dolayısıyla Mehmet Âkif Ersoy daha sonraları Afgânî’yi Sırât-ı Müstakîm’in 90 ve 91. sayılarında savunan yazılar yazdı.
Kindî''''nin, "Makale fi’r-red ale’n-nasâra" adlı eserinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
Reddiye: Makale fi’r-red ale’n-nasâra. Hristiyanlıktaki teslis akidesinieleştiren bir risaledir.
Aşağıdakilerden hangisi Gazzali tarafından “tutarlı bir düşünceye dayanmadan kurulmuş olan fikir yapıları; arka arkaya bir şeyin üzerine düşmek, çarpmak, pervanenin lambaya çarpması gibi, filozofların hatalara düşmesi” anlamında kullanılmaktadır?
Bugün Türkçede “tehâfüt” kelimesi daha çok tutarsızlık” terimi ile karşılanmakta; yıkım, çöküntü, acelecilik,“düşüncesiz sonuç, istikrarsızlık gibi sözlük anlamlarıyla da kullanılmaktadır. Ancak Gazzâlî tarafından kullanılan “tehâfüt” teriminin karşılığını, yine onun ifadelerinde aramak daha doğru olsa gerektir. O, bu terimi, “tutarlı bir düşünceye dayanmadan kurulmuş olan fikir yapıları; arka arkaya bir şeyin üzerine düşmek, çarpmak, pervanenin lambaya çarpması gibi, filozofların hatalara düşmesi” anlamında kullanmıştır. Bu manada “Tehâfütü’l-Felâsife” de “Filozofların Tutarsızlığı” anlamında yaygın olarak kullanılmaktadır.
İşraki Okul S¸eha^beddin es-Sühreverdi^ (ö. 587/1191) tarafından kurulmuştur. Dığru cevap B'dir.