İslam Düşünce Tarihi
Deneme Final Sınavı 26
1.
Kindi’ye göre nefsi arınma ve ruhi temizlenme ile varlığa dair tüm bilgi formlarının kendiliğinden belirdiği bilgi kaynağı aşağıdakilerden hangisidir?
Doğru Cevap: "B" Sezgi
Soru Açıklaması

Kindî’ye göre duyular ve akla ek olarak diğer bir bilgi kaynağı da sezgidir. İnsan nefsi arınma ve ruhi temizlenme ile öyle bir hale ulaşır ki, O’nda varlığa ait tüm bilgi formları kendiliğinden belirmeye başlar. Nefs ne kadar arınıp temizlenirse o derecede daha berrak bilgiler elde eder.Cevap B seçeneğidir

2.

Aşağıdakilerden hangisi gözlem ve deneye önem vermesiyle tanınan ve bunları matematik diliyle açıklama çabasıyla farklı olan bir düşünürdür?

Doğru Cevap: "C"  Biruni
Soru Açıklaması

Bîrûnî matematik ve fizik ilimlere çok fazla önem vermiştir. Bîrûnî gözlem ve deneye önem vermesiyle ve bunların matematik diliyle açıklama çabasıyla farklı bir düşünürdür. Ayrıca ilmî metodolojiye verdiği önem de dikkatle kaydedilmelidir. Bîrûnî, Ebû Bekir er-Râzî'nin klinik gözlem ve deneye dayalı tecrübî yaklaşımını kendisine daha yakın bulmuştur. Birunî’nin gözlem, deney ve ilmi objektifliğe verdiği önem onun tarih anlayışında da etkili olmuştur. Tabiatı anlamak için kullandığı yöntemleri, yani, gözlem, deney, tefekkür ve akıl yürütmeyi ve bunlardan edindiği aklî yetkinliği tarihi olayları ve tarihi anlamaya da uyguladığı görülmektedir.

3.

Tehâfüt geleneğinin ortaya çıkış nedenleri incelendiğinde bunların en başında ne gelmektedir?

 

Doğru Cevap: "C" Felsefe-Din ilişkisi  
Soru Açıklaması

Tehâfüt geleneğinin ortaya çıkış nedenleri incelendiğinde bunların en başında felsefe - din ilişkisi görülür. Bu açıdan Tehâfüt geleneğinin felsefe -din ilişkisi üzerine inşa edilmiş olduğu söylenebilir.

4.
Batıda Ortaçağın erken dönemlerinde "Avennasar" adıyla anılan Müslüman filozof kimdir?
Doğru Cevap: "D" Fârâbî 
Soru Açıklaması
Batı Hıristiyan ve Yahudi düşüncesine en çok etkisi olan Müslüman filozoflardan birisi de Fârâbî’dir. Denebilir ki, Fârâbî, daha hayatının son yıllarında bile, İbn Meserre (ö. 319/931) ve İbn Gabriel (Avicebron, ö. 450/1058) gibi Yahudi filozofların aracılığıyla Batı’da tanınmaya başlamıştır. Latinler ve Batılı Yahudiler arasında Alpharabius, Avennasar, Abunazar, Albunasar ve Albumasar gibi çeşitli isimlerle meşhurdur.
5.
İbn Rüşd’in din-felsefe ilişkisini ele aldığı eseri aşağıdakilerden hangisidir?
Doğru Cevap: "B" Fasl'ul-Makal
Soru Açıklaması

Fasl'ul-Makal İbn Rüşd’in din-felsefe ilişkisini ele aldığı eseridir. Doğru cevap B şıkkıdır.

6.

İbn Bacce’nin ahlak ve siyaset konusundaki fikirleri hangi Müslüman filozofla benzerlik gösterir?

Doğru Cevap: "B" Farabi
Soru Açıklaması

İbn Bâcce’nin ahlak ve siyaset konusundaki görüşleri özellikle Fârâbî’ye oldukça benzerdir.

7.

Aşağıdakilerden hangisi insanların hayvani bir yönünün bulunduğunu ve birbirlerine zarar verdiklerini, aralarında çatışma halinin bulunabildiğini, bundan dolayı da bir otoriteye ihtiyaç duyduklarını belirtir?

Doğru Cevap: "A" İbn Haldun
Soru Açıklaması

İbn Haldun insanların hayvani bir yönünün bulunduğunu ve birbirlerine zarar verdiklerini, aralarında çatışma halinin bulunabildiğini, bundan dolayı da bir otoriteye ihtiyaç duyduklarını belirtir. Bu durum ise toplumsal yaşamayı zorunlu hale getirmektedir.

8.

Aşağıdakilerden hangisi göçebe yaşamın temel özelliklerinden biridir?

 

Doğru Cevap: "A" Özgürlük  
Soru Açıklaması

Göçebe yaşamın temel özelliklerinden biri, özgürlüktür.

9.

Osmanlı düşünürlerinin kullandığı dış estetik tanımının açıklaması aşağıdakilerden hangisidir?

Doğru Cevap: "E" İmar alanının dışında kalan dünya
Soru Açıklaması

Osmanlı düşünürleri zihin (felsefe), ruh (tasavvuf), söz (şiir), inanç (kelam), kulak (musiki), göz (görsel sanatlar), eylem (ahlak), toplum (siyaset, hukuk, ekonomi) ve maddi unsurlar (mimari) gibi alanları kapsayan genel bir estetik imar faaliyetini (medeniyet) Çözüm:  Osmanlı düşünürleri zihin (felsefe), ruh (tasavvuf), söz (şiir), inanç (kelam), kulak (musiki), göz (görsel sanatlar), eylem (ahlak), toplum (siyaset, hukuk, ekonomi) ve maddi unsurlar (mimari) gibi alanları kapsayan genel bir estetik imar faaliyetini (medeniyet) gerçekleştirirlerken, miras aldıkları farklı birikimleri sentezleme yoluna gitmişler, ancak tam da bu sentez işlemini yaparken dünyayı estetik olarak iç ve dış şeklinde ikiye ayırmışlardır. Burada iç, estetik imar faaliyetinin gerçekleştiği mekanları ve dış ise bu imar alanının dışında kalan dünyayı göstermektedir.

10.
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi Osmanlı "tehafüt" geleneği içinde yer almaz? 
Doğru Cevap: "E" Bedreddin Simavi 
Soru Açıklaması
Hocazade (Muslihiddin Mustafa), Kemal Paşazade (İbn Kemal), Muhammed Karabaği, Müeyyedzade (Abdullah Çelebi), Yahya Nev’i Efendi ve Mestçizade Abdullah Efendi, Osmanlı döneminde devam edenTehafüt geleneğinin temsilcileri olarak dikkat çeken düşünürlerdir. Bu düşünürler içerisinde Bedreddin Simavi bulunmadığından sorunun doğru cevabı e şıkkıdır.
11.

Atalardan devralınan gelenek ve kurumların muhafaza edilmeye çalışıldığı dönem aşağıdakilerden hangisidir?

 

Doğru Cevap: "D" Sulh ve istikrar dönemi
Soru Açıklaması

Atalardan devralınan gelenek ve kurumların muhafaza edilmeye çalışıldığı dönem, Sulh ve istikrar dönemidir.

12.

Gazzali, Nizâmülmülk’ün sarayında  siyasî danışman olarak görevlendirildikten sonra mücadele başlattığı anlayış hangisidir?

Doğru Cevap: "C" Batınîliktir
Soru Açıklaması

İmam Cuveyni’nin ölümünü müteakip Gazzali, Nizâmülmülk’ün sarayında henüz 28 yaşında iken siyasî danışman olarak görevlendirilmiştir.Bu görevin ilk amacı Hasan Sabbah’ın başkanlığını yaptığı, siyasi cinayetler işleyenbatıniliği düşünce düzeyinde durdurmak. Doğru cevap C'dir

13.

Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

Doğru Cevap: "C" Akıl Kur’an sık sık insanları düşünmeye, akletmeye, olup bitenleri fark etmeye, zihni ve gönlü gerçeklere açmaya çağırmamaktadır.
Soru Açıklaması

Akıl, rasyonel düşünce, İslâm inancının makul karakterini açığa çıkarabilmek ve onu batıl inançlardan ayırabilmek için inanma ve düşünme eylemlerinin aynı anda karşılıklı etkileşim halinde ortaya çıkması gerektiğini ileri sürer. Olan-biteni anlamadan olması gerekenin anlaşılamayacağını Kabul eder. Benzer şekilde soru sormaksızın, önce-sonra, neden-sonuç şeklindeki bağlantıları kurmaksızın olayların ve dini metinlerin doğru anlaşılamayacağını ileri sürerek bilinçli itaat ile kör itaat arasında bir ayrım yapılması gerektiğini belirtir. Dahası, Allah’ın sonsuz akıl sahibi olduğunu (âkil-akıl, makul) kabul ederek, rasyonel düşünmenin insanı Allah’a daha çok yaklaştıracağına vurgu yapar. Fark edileceği üzere, inanma ve düşünme eylemleri arasında zaman zaman ortaya çıkan yapısal ve amaçsal farklılıklar en fazla İslâm dininin öngördüğü aklîliğin ne olduğu sorusunu cevaplandırırken belirginleşmektedir. Bilindiği üzere, Kur’an sık sık insanları düşünmeye, akletmeye, olup bitenleri fark etmeye, zihni ve gönlü gerçeklere açmaya çağırmaktadır.

14.

Osmanlı topraklarında ilk kez kimin matbaa kurmasına izin verilmiştir?

Doğru Cevap: "A" İbrahim Müteferrika
Soru Açıklaması

Osmanlı yönetimi, askeri, ilmi, teknik anlamda Avrupa’daki gelişmeleri ve kendi sıkıntısını ciddi biçimde fark etmeye başladığında Avrupa’ya elçiler göndermiş ve oradaki gelişmelerden kendilerinin haberdar edilmesini istemiştir. Bu teşebbüsler sonrasında Osmanlı topraklarında ilk kez İbrahim Müteferrika’nın matbaa kurmasına izin verildiğini görüyoruz.

15.
Hangi düşünürün katkılarıyla felsefe, İslam dünyasında ve Osmanlıda düşünce tarzı olarak yaşamaya devam etmiştir?
Doğru Cevap: "D" İbn Rüşd
Soru Açıklaması

İbn Rüşd sonrası felsefi bir düşünce hareketi olarak da değerlendirebileceğimiz tehâfüt geleneği, genelde İslâm dünyasında, özelde ise, Osmanlı Türk düşüncesinde felsefi düşünüş tarzının devamını sağlamada etkili olmuştur. Çünkü tehâfüt nitelikli eserlerde, kelami-felsefi bir takım problemler analitik bir yaklaşımla, ilmi tenkitçilik çerçevesinde ve rasyonel bir yöntemle ele alınmıştır.

16.

Bünyesinde “Hüküm yalnızca Allah’ındır” şeklinde özetlenebilecek yaklaşımlarının gerisinde ‘Allah’ın kelamının anlaşılması için gereken her şey yine kelamın kendisindedir’ şeklindeki bir varsayımı bulunduran en dikkat çekici grup aşağıdakilerden hangisidir?

Doğru Cevap: "B" Haricilik  
Soru Açıklaması

İfade edilen grup haricilerdir. Kur’an ve hadislerin İsla^m düşüncesi için birer kaynak olduğu görüşü, kimilerini Kur’an’ın kendi başına anlaşılabileceği inancına sevk etmiştir. Bu bağlamda en fazla dikkat çeken grup Haricilerdir. “Hüküm yalnızca Allah’ ındır” şeklinde özetlenebilecek yaklaşımlarının gerisinde ‘Allah’ın kelamının anlaşılması için gereken her şey yine kelamın kendisindedir’ şeklindeki bir varsayım bulunmaktadır. İlahi sözün kendiliğinden apaçık olduğu ve rasyonalitesini kendi içinde taşıdığına dair bu kanaatleri nedeniyle Hariciler diğer dini düşüncelere yönelik sert eleştiriler yapmışlardır.

17.

Mehmet Âkif Ersoy'un İslami düşünceye geçişi aşağıdaki düşünürlerden hangisi vasıtasıyla gerçekleşmiştir?

Doğru Cevap: "E" Muallim Naci
Soru Açıklaması

Âkif İslâmcı bir düşünürdür. İslâmcı düşünceye geçişi Muallim Nâci vasıtasıyla olmuştur.

18.

Hıristiyan filozof Guillaume d’Auvergne hangi Müslüman filozof için "Asil filozof" tabirini kullanmıştır?

Doğru Cevap: "B" İbn Sina
Soru Açıklaması

İbn Sînâ’nın kendileri üzerinde açık tesiri görülen ilk Hıristiyan filozoflarının başında Alexandre de Hales ve Guillaume d’Auvergne gelir. Sonuncusu, çeşitli eserlerinde Aristo ile yan yana müracaat ettiği ve “Asil Filozof” dediği Müslüman filozof İbn Sînâ’dır. Mesela sadece De Univers adlı eserinde, otuzdan fazla müracaatta bulunur. 

19.

Tabiattan başlayıp en son gaye olan Tanrı’ya kadar varlığın gayesini araştıran felsefe sistemi hangi anlayışa sahiptir?

Doğru Cevap: "A" Gayeci
Soru Açıklaması

Fârâbî’nin felsefi sistemi hem Kur’ân’daki evren anlayışının kendisine sağladığı bakış açısı, hem de felsefi görüşlerinden faydalandığı Aristoteles, Platon ve Yeni Platoncu okulların perspektifini dikkate alarak oluşturduğu, evreni bir bütün olarak kabul eden ve bu bütünlüğü fizik dünyanın inorganik ve organik en basit unsurlarından başlayarak aşama aşama evrenin mutlak hakimi olan Tanrı hakkında doğru kadar ulaşan bütüncül bir sistemdir. Bu sistem içinde ontoloji, epistemoloji, psikoloji ve ahlak birbirini tamamlar sistemler oluşturur. Tabiattan başlayıp en son gaye olan Tanrı’ya kadar varlığın gayesini araştıran bu felsefe sistemi gayeci bir anlayışa sahiptir.

20.

İbn Bâcce felsefesinde erdemsiz toplumda erdemli yaşamaya çalışan insan şeklinde tanımladığı, toplumun geneli gibi yaşamayan aykırı ve sıra dışı kişiyi hangi isimle ifade etmiştir?

Doğru Cevap: "B" Yalnız Adam
Soru Açıklaması

Yalnız adam, toplumun geneli gibi yaşamayan aykırı ve sıra dışı kişidir. İbn Bâcce bunu erdemsiz toplumda erdemli yaşamaya çalışan insan anlamında olumlu kullanır.

TEST BİTTİ.
CEVAPLARINIZI KONTROL EDİNİZ.