Sedd-i Zerâi yöntemini kullanan mezheplerden biridir?
Zerâi‘, harama, kötü ve zararlı bir sonuca götüren şey anlamındaki zerî‘a sözcüğünün çoğuludur. Sed, ise kapamak, engel olmak, set çekmek anlamına gelir. Buna göre sedd-i zerî‘a kötülüğe giden yolun kapatılması demektir. Daha çok Mâlikî ve Hanbelî mezheplerinde işletilen bir yöntemdir.
Aşağıdakilerden hangisi Şafiiliği resmi mezhep olarak kabul etmiş yerdir?
S¸âfiî mezhebi günümüzde Mısır, Suriye, Ürdün, Lübnan, İran, Hindistan, Filipinler, Seylan (Sri Lank, Malezya ve Endonezya gibi ülkelerde yayılmıştır. Mısır’da Eyyubiler’in desteği ile bir dönem resmi mezhep statüsünü kazanmıştır.
Medine ehlinin amelinin mahiyetine özel bir değer atfeden ekol hangisidir?
İmam Malik’in Medine ehlinin amelini hüccet kabul ettiği yaygın olarak bilinmekle birlikte bunun mahiyeti konusunda farklı değerlendirmeler bulunmaktadır. Kimileri İmam Malik’in Medine ehlinin amelini icma^ mesabesinde tuttuğunu söylerken, kimileri başlıca icma^ın Medine ehlinin icma^ı olduğu görüşünü Malik’e nisbet etmişlerdir. Maliki^ ekolü dışında kalan usulcülerin büyük çoğunluğu ise Medine uygulamasına özel bir değer atfetmemişlerdir.
“Hanefi mezhebinin doktirini ile çatıştığı görülen ayet ya da hadislerin nesh, tevil, tercih gibi yöntemler kullanılarak mezhebin yaklaşımı ile uzlaştırılması gereklidir” ifadesi kime aittir?
Hukuki faaliyetlerin ancak mezhep içerisinde sürdürülebileceği yargısının karakteristik bir ifadesi Hanefi hukukçu Kerhi belirtmiştir.
Kur’ân-ı Kerîm yaklaşık olarak kaç senede inmiştir?
Kur’ân-ı Kerîm bir bütün olarak hep birden değil yaklaşık 23 senelik süreçte parça parça inmiş, değişik yazı malzemeleri üzerine yazılmış, sahabîler tarafından ezberlenmiş ve daha sonra bir kitap haline getirilmiştir.
Hükme konu olan fiillere ne denir?
Hükme konu olan fiillere mahku^m-ı fi^h denir. Hüküm, tekli^fi^ hüküm ise hükmün konusu olan fiil, mükellefin fiilidir. Hüküm, vaz‘i^ hüküm ise hükmün konusu olan fiil, mükellefin fiili olabileceği gibi, mükellefin fiili olmayan bir şey de olabilir. Doğru şık B seçeneğidir. Diğer çeldiriciler Allah haklarının kısımlarıdır.
Kesin olmayan bir şekilde yapılması istenen, yapılması terk edilmesinden daha iyi olan fiillere ne denir?
Mendub, yapılması istenilmekle birlikte terk edilmesinden dolayı kınamanın söz konusu olmadığı fiildir. Diğer bir ifadeyle kesin olmayan bir şekilde yapılması istenen, yapılması terk edilmesinden daha iyi olan fiildir. Haram, kesin bir şekilde yapılmaması istenen, terk edilmesine sevab, yapılmasına ceza verilen fiildir. Mekruh, kesin olmayan bir şekilde yapılmaması istenen fiildir. Mübah, S¸a^ri‘in yapılmasına ve terk edilmesine izin verdiği, mükellefi yapıp yapmama konusunda serbest bıraktığı fiillerdir. Azi^met, kulların özürlerine bağlı olmaksızın genel geçer olmak üzere ilkten konulmuş asli^ hükümdür.
Üstün bir kavrayışın kendisinde sıfat ve karakter haline geldiği kimseye ne denir?
F-K-H kökünün, derin ve ince kavrayışın bir kimse bakımından sıfat ve karakter (seciy haline gelmesi anlamında kullanılması da, kavrayış yeteneğindeki üstünlüğe ilişkin anlam vurgusunu desteklemektedir. Sözü edilen düzeyde bir kavrayışın (fıkıh) kendisinde sıfat ve karakter haline geldiği kimseye ise, fakîh denilmektedir.
Aşağıdakilerden hangisi fıkıhın hukuktan farklı olduğu noktalardandır?
Fıkıh ve hukuk arasında kuralların bağlayıcılık niteliğini esas almak suretiyle bir karşılaştırma yapılabilir. Fıkıhta davranışları düzenleyen kuralları bağlayıcılık niteliği bakımından emredici, tavsiye edici ve tecvi^z edici biçimde üç kategoride toplamak mümkündür. Hukuk kuralları ise, emredici ve tecvi^z edici biçimde iki kategori teşkil etmektedir. Tavsiye edici kuralların, hukuk kuralları kapsamında yer alması düşünülemez. Toplumun olmadığı ve beşeri^ ilişkilerin kurulamadığı yerde hukuk ve hukuk kurallarından söz etmek mümkün değildir.
Hukuk-ı Aile Karanamesi dayandığı kaynaklar açısından, ilk kanun olan Mecelle’den en önemli farkı nedir?
Hukuk-ı Aile Karanamesi dayandığı kaynaklar açısından, ilk kanun olan Mecelle’den farklı bir nitelik taşımaktadır. Bu kanunun dikkat çekici özelliği, hazırlanışı esnasında Hanefi mezhebi dışındaki diğer mezheplerin, hatta görüşleri kurumsal anlamda mezhepleşememiş müctehidlerin ictihadlarından da yararlanılmış olmasıdır.
Kur’ân-ı Kerîm yaklaşık olarak kaç senede inmiştir?
Kur’ân-ı Kerîm bir bütün olarak hep birden değil yaklaşık 23 senelik süreçte parça parça inmiş, değişik yazı malzemeleri üzerine yazılmış¸, sahabîler tarafından ezberlenmiş¸ ve daha sonra bir kitap haline getirilmiştir.
Bir meseleye, daha kuvvetli bir anlam sebebiyle, o meselenin benzerlerinin hükmünden farklı bir hüküm vermeye ne denir?
İstihsanın mahiyetini en iyi yansıttığı düşünülen bir tanıma göre istihsan, “bir meseleye, daha kuvvetli bir anlam sebebiyle, o meselenin benzerlerinin hükmünden farklı bir hüküm vermek”tir.
Aşağıdakilerden hangisi Hanefilere göre sünnet ve nafile’ye karşılık gelir?
Mendub, kesin olmayan bir şekilde yapılması istenen, yapılması terk edilmesinden daha iyi olan fiilllerdir. Bu nedenle Hanefilerin taksimindeki sünnet ve nafile’ye karşılık gelmektedir.
Bir şeyin varlığı kendi varlığına bağlı olan ve onun yapısından bir parça oluşturan unsura ne ad verilir?
Rükün, bir şeyin varlığı kendi varlığına bağlı olan ve onun yapısından bir parça oluşturan unsurdur. Örneğin kıyam, kıraat, rükû ve secde namazın birer rüknüdür. Namazın varlığı bu rükünlerin bulunmasına bağlıdır.
Aşağıdakilerden hangisi, bir davranış konusunda kişilere yetki ve izin vermeyi tanımlar?
Mübah kelimesi, yapılmasında bir sakınca görülmeyen anlamına gelmektedir.
Günümüz toplumları bakımından toplumsal düzenin sağlanmasında en çok işlevsel olan kural grubu hangisidir?
Toplumsal düzen kuralları çeşitli ölçütler dikkate alınarak din, ahla^k, hukuk, örf-a^det ve görgü kuralları biçiminde beş kısma tasnif edilerek incelenmektedir. Sözü edilen kural gruplarının her biri, toplumsal düzenin gerçekleşmesinde işlevseldir. Bununla birlikte hukuk, özellikle günümüz toplumları bakımından toplumsal düzenin sağlanmasında en çok işlevsel olan kural grubunu temsil etmektedir. Hukuk kurallarının din, ahla^k, örf-a^det ve görgü kurallarına göre daha fazla işlevsel olmaları, devlet gücü ile desteklenmiş olmalarından kaynaklanmaktadır.
Aşağıdakilerden hangisi belli bir konu ile kendisini sınırlamaz?
Kelam inceleme alanı itibariyle diğer disiplinle gibi, belli bir konu ile kendini sınırlamaz, tüm var olanı konu edinir. Külli ilim olarak nitelendirilmiştir.
Aşağıdakilerden hangisi, İslam’dan önce var olan ve İslam ilkeleri ile uyumlu olan kural ve kurumların olduğu gibi bırakılmasını tanımlar?
İslam’dan önce var olan örf-adetler eğer İslam ilkeleri ile ters düşmüyor ve tamamen uyumlu ise bu ilkeler hukuku içine alınmıştır.
Hicri ikinci asrın başlarından itibaren, dördüncü asrın ortalarına kadar uzanan ve “Tedvin dönemi olarak da anılan dönem aşağıdakilerden hangisidir?
Tabiûn dönemi sahabeden sonraki neslin, diğer bir ifade ile Hz. Peygamber’den sonraki ikinci kuşağın dönemini ifade etmektedir bu sebepten şık uyumsuzdur. Yakın dönem, Modern dönem, ve Cahiliye dönemi de uyumsuzdur. Müctehid imamlar dönemi ile hicri ikinci asrın başlarından itibaren, dördüncü asrın ortalarına kadar uzanan zaman dilimi kastedilmektedir. İslam hukukunun oluşum sürecinde oldukça önemli merhalelere sahne olan bu dönem için “fıkhın altın çağı”, “tedvin dönemi” gibi nitelemeler de kullanılmaktadır.