Terikat modern hukukun hangi alanına yakındır?
Terikatın modern hukuktaki karşılığı miras hukukudur.
I. Şek ile yakin zail olmaz.II. Meşakkat teysiri celbeder.III. Zarar izâle olunur.IV. Âdet muhakkemdir.Yukarıdakilerden hangisi en genel beş külli kaideden biridir?
Söz konusu en genel beş küllî kâide şunlardır. Bir işten maksat ne ise hüküm ona göredir (Mecelle, md. 2). Şek ile yakin zail olmaz (Mecelle, md. .Meşakkat teysiri celbeder (Mecelle, md. 17). Zarar izâle olunur (Mecelle, md. 20). Âdet muhakkemdir (Mecelle, md. 36).
Müctehid imamlar sonrasındaki dönem hangisidir?
Hz. Peygamber-sahabe-tabiûn-müctehid imamlar şeklinde bir çizgi takip etmek mümkündür. Müctehid imamlar sonrasındaki dönem literatürde genelde, “taklid dönemi” olarak nitelenmektedir.
Belirli ve bütün halinde bir eşya üzerinde tek bir şahsa ait olan mülkiyet türü aşağıdakilerden hangisidir?
Müstakil mülkiyet, belirli ve bütün halinde bir eşya üzerinde tek bir şahsa ait olan mülkiyettir. Birlikte mülkiyet ise bir eşyanın, bütününden ayrılıp müstakil hale getirilmemiş bir hissesine malik olmaktır. Mesela bir tarlaya üçte bir, üçte iki gibi oranlarla malik olan kişilerin mülkiyeti böyledir. Mülkiyetin diğer bir ayırımı yukarıda temas edilmiş olan ferdi (özel) mülkiyet ile kolektif mülkiyet (toplum mülkiyeti) ayırımıdır. Özel mülkiyette hak sahibi tek bir kişi ya da sayıları belirli birkaç ortaktır. Kolektif mülkiyet kavramı ise tüm toplumun eşit seviyede hak ya da özgürlük sahibi olduğu malları ifade eder.
Aşağıdakilerden hangisi asli delillerden biri değildir?
Sahâbî Sözü asli delillerden değil Mülhak deliller içerisinde yer alır.
Şer’î yöntemlerle hayvan kesimini ele alan bölüm aşağıdakilerden hangisidir?
Kitâbu’l-eymân: Yeminler bölümü; Kitâbu’z-zebâih: Şer’î yöntemlerle hayvan kesimi; Kitâbu’l-udhiye: kurban bölümü; Kitâbu’l-eşribe ve’l-et’ıme: İçilmesi ve yenilmesi helal ya da haram olan şeyler bölümü; Kitâbu’s-sayd: av ve avcılık bölümü; Kitâbu’l-hazr ve’l-ibâha: bazen Kitâbu’l-kerâhiyye ve’l-istihsân adıyla da geçen bu başlık, çoğunlukla yukarıdaki bölümlerde ele alınmayan helal veya haram olan şeyleri ele alır.
Aşağıdakilerden hangisi kısâs suçudur?
Zina, içki içme, hırsızlık ve dinden dönme had suçları kapsamına girerken, adam öldürme kısâs suçudur.
Yumurta borçlar hukuku açısından hangi mal ayrımına girmektedir?
Miktarları tartı, hacim ölçüsü, uzunluk ölçüsü, ya da adet hesabıyla belirlenen mallar kural olarak misli maldır. Mesela, buğday, kumaş¸, yumurta ve para mislî mal olup akitlerde genellikle fert olarak belirlenmeyip cins olarak belirlenirler. Kıyemî mallar ise tam olarak aynı değer ve şartlarda aynı cinsini bulmanın kolayı olmadığı mallardır. Büyükbaş¸ bir hayvan, arazi, ikinci el bir araba böyledir.
Aşağıdakilerden hangisi mutlak aynî haktır?
Mülkiyet hakkı mutlak aynî haktır. Diğer şıklarda bulunan kaynak (su alma) hakkı, mecrâ hakkı, manzara irtifakı ve geçit hakkı sınırlı aynî haklardır.
Kadının, istemediği bir evlilikten kurtulmasının diğer bir yolu da belli sebeplerin bulunması halinde hâkime başvurmak suretiyle ayrılmayı istemesidir. Bu talep üzerine hâkimin ayrılığa hükmetmesine ne ad verilir?
Kadının, istemediği bir evlilikten kurtulmasının diğer bir yolu da belli sebeplerin bulunması halinde hâkime başvurmak suretiyle ayrılmayı istemesidir. Bu talep üzerine hâkimin ayrılığa hükmetmesine tefrik denir. Ayrılmayı gerektiren sebepler konusunda farklı görüşler vardır. Diğer mezheplerin kabul ettikleri sebepler de dikkate alındığında belli başlı tefrik sebepleri bulunmaktadır.
İslam ceza hukukunda suşların özellikleri hakkında yukarıda verilen bilgilerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
Hâkimin takdir yetkisinin bulunup bulunmaması, şikâyete bağlı olup olmama, affın mümkün olup olmaması, hafifletici sebeplerin dikkate alınıp alınmaması, zamanaşımının etkili olup olmaması, suçun isbatında şüphenin etkili olup olmaması suçların özelliklerindedir. Cezayı verecek hâkimin mevcut olup olmaması ise suçun özellikleri kapsamında değerlendirilemez.
Aşağıdakilerden hangisi kalıcı evlenme engelleri arasında sayılabilir?
Süt emme sebebiyle haramlık çocukla öz annesi dışında onu emziren kadın ve bu kadının akrabaları arasında meydana gelen haramlıktır. C¸ünkü Kur’a^n’da “Sizi emziren süt anneleriniz ve süt kızkardeşleriniz size haram kılındı” (Nisa^ 4/23) buyurulmuştur. Burada kural şudur: Süt emen çocuk, emziren kadının öz çocuğu gibi kabul edildiğinde yukarıda sayılan kan ve sıhriyet sebebiyle kimler haramsa onlar, süt emen bu çocuğa haram olur. Hz. Peygamberin “Nesep yoluyla haram olanlar, sütten dolayı da haram olur” şeklindeki sözü, bu kuralı ifade eder ve süt emme sebebi sürekli evlenme engellerinden bir tanesidir. Diğerleri sürekli evlenme engelleri kan bağı ve sıhriyet sebebiyle haram olan evliliklerdir.
Örf ve âdet gereği genellikle dünür gitmeden sonra evlenmeye söz verilmesini içeren ve yüzüklerin takılması ile yapılan bir merasim aşağıdakilerden hangisidir?
Nişanlanma, örf ve âdet gereği genellikle dünür gitmeden sonra evlenmeye söz verilmesini içeren ve yüzüklerin takılması ile yapılan bir merasimdir. Bu merasimden evliliğe kadar geçen süre nişanlılık dönemidir. Evlilik öncesi böyle bir dönemin geçirilmesi şart olmamakla birlikte tarafların birbirini tanıması, evlilik konusunda sağlıklı bir karar verebilmeleri ve sonradan ortaya çıkabilecek sakıncaların daha işin başında iken giderilmesi amacını taşıyan meşru ve önemli bir merasimdir.
Cezaların tüm kişilere aynı şekilde uygulanmasını ifade eden Ceza ilkesi aşağıdakilerden hangisidir?
İslam ceza hukukunda cezalar kanunîlik, şahsîlik ve genellik ilkelerine bağlıdır.
Cezalarda kanunîlik ilkesi, ceza hukuku kurallarınca düzenlenmeyen hiçbir cezanın verilemeyeceği anlamındadır. İlke, kanunsuz ceza olmaz biçiminde ifade edilir. Bir davranışın suç sayılabilmesi için ceza hukuku kuralında tanımlanmış olması gerektiği gibi, bir yaptırımın ceza olarak nitelenebilmesi için de aynı şekilde tanımlanmış olması gerekmektedir. İslam ceza hukukunda had ve kısâs cezalarında kanunîlik ilkesi tam anlamıyla geçerlidir. Ta’zîr cezalarında ise cezalar devlet başkanı ya da onun yetkilendirdiği hâkimler tarafından belirlendiği için, kanunîlik ilkesi geçerli değildir. Bununla birlikte zaman içinde devlet başkanlarının yasama faaliyetleri ile ta’zîr cezaları da tıpkı ta’zîr suçlarında olduğu gibi, kanunilik ilkesi kapsamına girmiştir.
Şahsîlik (kişisellik) ilkesi, cezanın ancak suçu işleyen kimseye verilebileceğini öngören bir ilkedir. Evrensel hukuk düşüncesi bakımından oldukça geç bir dönemde ulaşılan şahsîlik ilkesi, İslam ceza hukukunda başlangıçtan itibaren yerleşik bir ilke olarak mevcuttur. İslam, Câhiliye hukukunun kolektif sorumluluk anlayışını reddetmiş, suçlarda sübjektif (şahsî/kişisel) sorumluluk ilkesini yerleştirmiştir. İslam ceza hukukunda diyet kimi durumlarda suçlu tarafından değil, suçlu ile birlikte ya da o dâhil olmadan âkıle denilen erkek akraba topluluğunca ödenir. Bunu, şahsîlik ilkesinin bir istisnası olarak görmemek gerekir. Diyetin bir cezadan çok tazminat niteliğinde olduğu da dikkate alındığında, âkıle kurumunun toplumsal yardımlaşma ilkesi çerçevesinde değerlendirilmesi mümkündür.
Genellik ilkesi, cezaların tüm kişilere aynı şekilde uygulanması anlamındadır. İslam ceza hukukunda gayr-i müslimlere ve kölelere bir kısım cezalar, çoğunlukla onların lehine olmak üzere, farklı uygulanabilmektedir. Bu durum, onların statülerinden kaynaklanmaktadır. Fakat önemli olan husus, İslam ceza hukukunda cezaların aynı statüdeki kişilere eşit şekilde uygulanması ilkesidir.
Karşılaştığı bir meselenin dinî-hukukî hükmünü öğrenmek amacıyla müftîye başvuran kimseye ne denir?
Karşılaştığı bir meselenin dinî-hukukî hükmünü öğrenmek amacıyla müftîye başvuran kimseye müsteftî denir.
Aşağıdakilerden hangisinin cezası kısâstır?
Adam öldürme suçlarından sadece kasıtla adam öldürme suçunda kısâs cezası uygulanır.
Hukukî fiil ve olayları tek tek kurallara bağlamak yerine, benzer olanları tek bir kural altında ifade etmeye ne ad verilir?
Hukukî fiil ve olayları tek tek kurallara bağlamak yerine, benzer olanları tek bir kural altında ifade etmeye soyut (mücerred) yöntem denilmektedir. Soyut yöntem, evrensel hukuk düşünce tarihi bakımından da meseleci yönteme göre daha geç dönemde ve onun işlevinin yetersizliği nedeniyle geliştirilmiştir.
İslam hukukunda bir eşyanın kullanılması, ondan istifade edilmesine ne denmektedir?
İslam hukukunda, mülkiyet hakkının da dahil olduğu, eşya üzerinde en güçlü ve doğrudan kurulan yetkileri “milk” terimi ifade eder. Eşyayı zilyetliğinde bulundurma, kullanma, yararlanma, semerelerini alma, tüketme, yok etme fiili tasarruflardandır. İslam hukukçuları, bir eşyanın somut maddi yapısına, daha doğrusu bizzat eşyanın kendisine ayn derken, bu eşyanın kullanılması, ondan istifade edilmesini ise menfaat terimiyle ifade ederler.
Aşağıdakilerden hangisi cezaları düşüren sebeplerden biri değildir?
İslam ceza hukukunda cezalar çeşitli sebeplere bağlı olarak düşmektedir. Ancak her bir sebep bütün cezalar bakımından düşürücü bir etkiye sahip değildir. Bir sebep, bir veya birden fazla cezaya özgü olabilir. Cezaları düşürücü belli başlı sebepler mağdurun rızası, suçlunun ölümü, suçlunun tevbesi, sulh, af ve zamanaşımından ibarettir.
“Delil, oluşumunda beşer katkısı olmayan ve insani eylemlerin hükümlerini içinde barındırdığı düşünülen şeydir. “
Yukarıdaki tanıma göre aşağıdakilerden hangisi islam hukukunda delil olarak kabul edilmektedir?
Delil, oluşumunda beşer katkısı olmayan ve insani eylemlerin hükümlerini içinde barındırdığı düşünülen şeydir. Buna göre delil sadece Kur’ân-ı Kerîm ile Sünnet olmak- tadır. Kur’ân ve Sünnet, oluşumunda beşer katkısı olmayan, salt ilahi kaynaklı metinlerdir.