Erginlik çağına ulaşmamış çocuklar Allah katında namazla yükümlü değildir. Evli olup olmanın ise namaz yükümlülüğü ile bir ilgisi yoktur. Dini^ yükümlülüklerin söz konusu olabilmesi için, kişinin akli^ melekelerinin yerinde olması (temyiz gücüne sahip bulunması) şarttır. Şu halde müslüman olan her erkek ve kadına namaz farzdır. Fıkıh bilginlerinin çoğunluğu, Müslüman olmayanların namazla yükümlü olmadığı kanaatindedir. Doğru cevap A'dır.
Temiz ve temizleyici olmakla birlikte kullanılması mekruh olan sular: Tavuk ve ördeğin, kedi gibi eti yenmeyen ve evde bulunması câiz olan evcil hayvanların (köpek böyle değildir), çaylak, doğan gibi yırtıcı kuşların artığı olan sular bu gruba dâhildir. Evcil hayvanlara tanınan bu istisna, sakınılmasının imkânsızlığından ötürü, Hz. Peygamber tarafından getirilmiştir. Doğru cevap B'dir.
Oruçla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
Oruç tutmak, Allah’ın ve Peygamberin açık emridir. Ayrıca bir Müslüman adak yoluyla kendi kendini oruç yükümlüsü yapabilir. Ramazan dışındaki günlerde oruç tutmak da sevaptır. Fakat hayatın tamamını oruçlu geçirmek övülecek bir davranış sayılmaz. Belli koşullardaki kişiler, hasta, yaşlı gibi, oruçtan muaf tutulabilirler. Unutularak herhangi bir şey yiyip içmek de orucu bozmaz.
Aşağıdakilerden hangisi ibadetleri yerine getirebilecek kişinin sahip olması gereken şartlardan birisi değildir?
Yükümlü olabilmek için akıl ve beden bakımından belli bir olgunluğa erişmek gerekir. Buna âkil ve bâliğ olma şartı denilir. Mükellef olabilmek için akıllı ve ergin olmak gerekir. Dinin emir ve yasaklarına muhatap olacak ehliyete sahip olmak için bir takım şartlar vardır. Yaşıyor olmak bunların başında gelir. Diğer bir şart, akıl ve temyiz sahibi olmaktır. Temyiz, iyiyi kötüden, yararlıyı zararlıdan ayırt etme özelliğidir. Bunlar yanında teklif edilen dinî yükümlülüğü yerine getirecek güç ve imkâna sahip olmak da gereklidir.
Bir kimsenin namaz ibadeti ile yükümlü olması için aşağıdaki seçeneklerde yer alan özelliklerden hangisinin olması şarttır?
Dinî yükümlülüklerin söz konusu olabilmesi için, kişinin aklî melekelerinin yerinde olması (temyiz gücüne sahip bulunması) şarttır.
Aşağıdakilerden hangisi Öğle vaktinin çıkmış, İkindi vaktinin girmiş olduğunun işareti olan zamanı ifade etmektedir?
Sabah namazının vakti, ikinci fecrin meydana gelmesinden, yani tan yerinin ağarmasıyla başlar, güneşin doğmasıyla son bulur. İki fecir vardır. “Fecr-i kâzib” (aldatan fecir, yalancı tan) adı verilen birinci fecir, doğu ufkunda beliren ve ufuktan yukarıya doğru dikey olarak yarı daire şeklinde yükselen bir beyazlık/aydınlıktır. Hanefî mezhebine göre, sabah namazını, halkın cemaate rahatlıkla katılabilmesi için, ortalık biraz aydınlandıktan sonra (isfâr) kılınması müstehaptır. Öğle namazının vakti, güneşin gökyüzünde çıktığı en yüksek noktadan (istivâ) batıya doğru meyletmesiyle (zevâl) başlar. . Cisimlerin, güneş tam tepe noktasında iken yere düşen gölgesi (fey-i zevâl) bunun dışındadır. Bununla öğle vaktiçıkmış, ikindi vakti girmiş olur. Buna “asr-ı evvel” (birinci ikindi) denir. Ebû Hanîfe’ye göre ise öğle vakti, fey-i zevâl dışında, cisimlerin gölgesi iki katına uzayıncaya kadar devam eder. Bununla öğle vakti çıkmış, ikindi vakti girmiş olur. Buna da “asr-ı sânî” (ikinci ikindi) denir. Buna göre doğru cevap E seçeneğinde bulunmaktadır.
Aşağıdaki seçeneklerden hangisi yanlıştır?
Kifai ibadet, mükelleflerin her biri tarafından bizzat yerine getirilmesi gereken ibadetlerdendir. (Ayni ibadetin tanımıdır). Doğru cevap C'dir.
Aşağıdaki durumların hangisinde oruç bozulur?
Herhangi bir dumanı içine çekmek veya kaçınması mümkün olduğu halde kaçınmayarak solumak orucu bozar. Kaza gerektiren bir durumdur.
Yatsı namazının ardından bir süre uyuduktan sonra kalkılıp kılınan namaz aşağıdakilerden hangisidir?
Yatsı namazının ardından daha uyumadan veya biraz uyuduktan sonra
kılınacak nâfile namazına “gece namazı” denir ki, bunun sevabı çoktur. Bir
süre uyuduktan sonra kalkılıp kılınırsa “teheccüd namazı” adını alır.
Bazı vakitler vardır ki, bu vakitlerde namaz kılmak yasaklanmıştır. Bu vakitlere “mekruh vakitler” veya “kerâhet vakti” denir. Bunlardan birisi güneşin bir veya iki mızrak boyu yani beş derece yükselmesidir. Güneşin doğuşundan itibaren yaklaşık otuz dakika sürer. Temkin süresi de buna eklenirse, güneşin doğuşundan itibaren yaklaşık 40-50 dakika kadar bir süre namaz kılınmamalıdır. Bu süreden sonra kerâhet vakti çıkmış olur. Artık istenilen nâfile veya kazâ namazları kılınabilir. Dolayısıyla, doğru cevap B seçeneğidir.
İstibrâ : Tuvaletten sonra idrar yolunda kalabilecek damla ve sızıntıların tamamen kesilmesi için bir süre bekleme ve bundan sonra uzvun dışına çıkan idrar yaşlığını temizleme işlemidir. Namazın sıhhati için istibrânın önemi büyüktür. Çünkü -özür hali dışında-, vücuttan idrar sızıntısı olduğu sürece abdest geçerli olmaz. Bunun için son damlaların kesildiğinden emin olmadan abdeste başlanmamalıdır. Doğru cevap A'dır.
Hristiyanlarda gusül (büyük abdest) ve abdest yoktur. Dinsel anlamda su ile yıkanmaya sadece bu dine yeni girenlerin kutsal suya batırılması olarak bakılır. Hristiyanlıktaki bu ritüel hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
Hristiyanlıktaki dinsel yıkanmaya 'Vaftiz' ya da 'vaftiz etme' denir. Doğru cevap 'D'
Aşağıdakilerden hangisi mükellefin bir yükümlülüğü, belirlenen vakit içinde gerekli şartlara riayet ederek eksiksiz yerine getirmesine denilmektedir?
Edâ: Mükellefin bir yükümlülüğü, belirlenen vakit içinde gerekli şartlara riayetederek eksiksiz yerine getirmesine “edâ” denilir. Mesela beş vakit namazınher birini belirlenen vakit içerisinde, ramazan orucunu ramazan günlerinde vehaccı hac için belirlenen aylarda ve zamanda gerekli şartları yerine getirerekyapmak birer edâ örneğidir.
Abdesti bozan durumlardan biri değildir?
Abdestliyken su içmek abdesti bozmaz.
Aşağıdaki namazların hangisinde ezan ve kamet okunmaz?
Bayram namazları, ikişer rek‘attır. Cemaatle kılınır ve kıraat açıktan yapılır. Ezan ve kâmet okunmaz.
Orucun rüknü, oruçlunun oruç için belirlenen süre içinde oruca aykırı davranışlardan uzak durmasıdır. Bunun için onun özetle cinsel ilişkiden uzak durması ve vücudunun içi hükmünde sayılan kısmına özellikle ağız, makat gibi doğal kanallardan herhangi bir şey girmemesi gerekir. Buna aykırı davranışlar orucu bozar.
Bir ibadeti bozan veya sakatlayan fiil veya eksikliğe ne denilmektedir?
Müfsit bir ibadeti bozan veya sakatlayan fiil veya eksikliğe denir. Namaz kılarken konuşmak, oruçlu iken bilerek bir şey yiyip içmek ve abdestli iken uzanarak ya da dayanarak uyumak bu ibadetleri bozan davranışlardır. Sahih kendisi için belirlenmiş olan temel unsur (rükün) ve şartları tam olarak taşıyan ibadet ve işlemlerdir. Ba^tıl kendisi için belirlenmiş olan temel unsur ve şartları hiç taşımayan ibadet ve işlemlere denilir. Azi^met, mükellefin normal durumlarda yerine getireceği asli^ hükümleri ifade eder. Mükellefin bir yükümlülüğü, belirlenen vakit içinde gerekli şartlara riayet ederek eksiksiz yerine getirmesine ise eda^ denilir.