Aşağıdaki seçeneklerde verilen fiillerin hangisi ‘dolaylı haram’ türüne dahil olduğu söylenebilir?
Riba (faiz) veya fâsit şart içeren satış; başkasının malını rızasız almak gibi. Bu fiiller, özünde zarar ve kötülük içerdiklerinden dolayı değil, vasfından dolayı haramdır
Sözlükte “örten, gizleyen, inkâr eden” gibi anlamlara gelen keffâret (çoğulu: keffârât) dinî bir terim olarak şöyle tanımlanmaktadır: İşlenen bir kusur veya günahtan dolayı hem ceza özelliği bulunan hem de Allah’tan bağışlanma dilemek maksadıyla yapılan bir tür malî ve bedenî ibadettir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere keffâretin sebebi bir ihlâldir. Bu ihlâl, ya dinen yapılması gereken bir eylemin terk edilmesi, ya da yapılmaması gereken bir şeyin yapılması şeklinde olur. Her iki durumda da bir kusur ve günah işlenmiş olacağından dinimiz, bunların ibadet türünden fiillerle giderilmesini ve kusurlu olanların bu yolla affedilebilmelerini öngörmüştür. Keffâret diye isimlendirilen bu fiiller aynı zamanda günahın bir cezası mahiyetini de taşımaktadırlar. Yani suçunun karşılığında keffâret sorumluluğunu yerine getiren kimse böylelikle hem cezalandırılmakta hem de affedilebilme imkânını yakalamaktadır. Bu nedenle doğru cevap C'dir.
Zekâtın farz olmasının en önemli şartlarından biri malın mükellefin elinde tam mülkiyetle bulunarak dilediği gibi tasarruf hakkına sahip olmasıdır. Malın bizzat sahibinin elinde –zilyed olarak- mâlik sıfatıyla bulunması tam mülkiyeti meydana getirir. Bu sebeple henüz ele geçirilmeyen mal için zekât ödemek gerekmez.
Yanlışlıkla yapılan yemin, Yalan yemin, Vaad yemin.
Aşağıdakilerden hangisi Cuma namazının farz olma şartları arasında değildir?
Kadın olmak cuma namazının farz olma şartları arasında yoktur. Yani cuma namazı kadınlara farz değildir. Doğru cevap C'dir
“Vallahi borcumu ödeyeceğim; bu evi senden başkasına satmayacağım; seninle evleneceğim” gibi yeminler hangi yemin türünden sayılırlar?
Herhangi bir vakitle kayıtlı olmayan yemindir. Söz gelimi “Vallahi borcumu ödeyeceğim; bu evi senden başkasına satmayacağım; seninle evleneceğim” gibi yeminler belli bir vakit tesbiti yapılmadığı için mutlak yemin sayılırlar.
Fıkıh bilginleri, ilgili ayetleri, hadisleri ve dinin genel hedeflerini dikkate alarak helal ve haramları belirlemeye çalışmış bunlarla ilgili genel ilkeler de oluşturmuşlardır. Fıkıh kitaplarında bu konular daha çok “Kerâhiye ve istihsan” veya “Hazr ve ibâha” gibi özel başlıklar altında ele alınmaktadır. Bu bölümlerde yiyecek, içecek, giyim-kuşam, insanlar arası ilişkiler gibi pek çok konuda helal ve haram hususlar ele alınmaktadır. Doğru cevap B'dir.
Yemin ederken sorumluluktan kurtulmak için bir ayağını kaldırmak veya kalpten başka bir şeyi geçirmek, uydurma bir davranıştır ve hiçbir anlam taşımamaktadır.
A seçeneği dışında kalan seçenekler doğrudur. Üç aşamalı değil iki aşamalıdır. Doğru cevap A'dır.
Mal üzerinden bir Kameri yıl geçmiş olmak. Doğru cevap D'dir.
Aşağıdakilerden hangisine zekât verilmesi uygun kabul edilmez?
Hanefi fakihler cami, okul, çeşme, yol, köprü, ölü borçlarını ödeme ve hayır yolu ve kurumlarına zeka^t ödenmesini uygun görmez. C¸ünkü bu gibi kurum ve yerler, hukuki^ yönden gerçek kişi olmadıklarından, zeka^tın rüknü olan temlik gerçekleşmez.
Mükellef, zekâtını kendi usûl ve fürû‘una ödeyemez. Usûl, kişinin babası, dedesi, anası ve ninesi; fürû da oğlu, kızı, bunların çocukları ve torunlarıdır. Çünkü bu gibi yakınlarına mükellef zaten bakmak zorundadır.
“...Allah bilinçli olarak yaptığınız yeminlerden sizi sorumlu tutar. Bunun keffâreti, kendi aile fertlerine yedirdiğinizin ortalamasından, on fakiri doyurmanız veya onları giydirmeniz yahut bir köleyi hürriyetine kavuşturmanızdır. Bunları bulamayan kimse üç gün oruç tutar. İşte yeminlerinizin keffâreti budur. Yemin ettiğiniz zaman yeminlerinizi tutun!..” (el-Mâide 5/89) şeklindeki buyrukları bunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle doğru cevap B'dir.
Aşağıdaki seçeneklerde bulunan unsurlardan hangisinin haramların insanları koruduğu söylenebilir?
Özünden haramlar; dinin beş temel amacı olan can, akıl, din, nesil ve malın korunmasını birinci dereceden hedefleyen yasaklardır.
Aşağıdaki yeminlerden hangisi '' Fevr yeminini '' tanımlamaktadır?
Fevr yemini: Bir konuşmaya veya davranışa o anda cevap olmak üzere yapılan anlık yemindir. Söz gelimi bir yemeğe davet edilen bir kişinin o anda “Vallahi yemek yemem” demesi ile sokağa çıkmak üzere olan bir kadına kocasının “Eğer sokağa çıkarsan boşsun” demesi böyle bir yemindir. Hemen o anda ve o bağlamda yapıldığı için böyle isimlendirilmiş olan bu mün‘akid yemin türü, ancak o zaman ve bağlam için geçerlidir. Yani yapılan yemin, birincisinde sadece davet edildiği yemeği yemekle; ikincisinde ise sadece o anda sokağa çıkmakla sınırlıdır. Dolayısıyla başka davetlere katılmayı ve yemekleri yemeyi ya da başka zamanlarda sokağa çıkmayı kapsamaz.
I. Kanaması durmuş yara
II. Eti yenmeyen hayvan
III. İnsan dışkısı
IV. Sarhoş edici içkiler
V. Pişmiş soğan ve sarımsak
Yukarıdakilerden hangileri dinen ve fıkhen necis sayılan maddeler arasında yer almaktadır?
Dinen ve fıkhen necis sayılan maddeler ana hatlarıyla şöyledir: Akan kan, domuz eti, sarhoş edici içkiler, insan idrarı, dışkısı, ağız dolusu kusmuğu, eti yenmeyen hayvanların salyası, eti, idrar ve dışkısı necistir.
Şiddetli açlık durumunda hayatî tehlikeyi atlatıp ölümden kurtulmak için domuz eti veya meyte gibi haram gıdaları kullanmak Iskat yani zaruret veya genişlik olarak da bilinen ruhsatla açıklanabilir.