Aşağıdakilerden hangisi Ebû Hanîfe’nin akâid konularındaki görüşlerinden Ulûhiyet’i açıklar?
Allah Teâlâ her şeyin yaratıcısıdır. Her insan, mahlûkat üzerinde düşünerek Allah’ın var olduğunu idrak edebilir. Bundan dolayı dinî bir davetle karşılaşmasa bile yetişkin ve akıllı her insan, Allah’a inanmakla mükelleftir.
Aşağıdakileden hangisi Cehm b. Safvân’ ın ahiret kavramına ilişkin görüşüdür?
Cehm b. Safvân’a göre Allah, ahirette görülemeyecektir. Zira bir şeyin görülebilmesi için onun cisim olması; bir yön ve mekânda bu- lunması gerekir. Allah Teâlâ cisim olmadığı ve bir yönde bulunmadığı için görülemez.
“Mu‘tezile’nin Özellikleri” konusunda aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
Mu‘tezilîler Kur’an üzerinde yoğunlaşmışlar, bir konuda naklî delil getireceklerse bunun Kur’an’dan olmasına itina göstermişlerdir. Bu anlayışlarının bir uzantısı olarak sahih de olsa inanç konularında hadîslere yer vermemişlerdir. Ayrıca Mu‘tezile mensupları, dirayet tefsirine önem veren ve bunun öncülüğünü yapan kimseler olmuşlardır.
Dinin inanç alanıyla ilgili hüküm ve delilleri kaynaklarından, yani Kur’an ve Sünnet’ten elde eden ilme hangi isim verilmektedir?
Fıkıh, amelî alanlarla ilgili hükümleri ifade ederken, tefsir metinlerin yorumlanması ile ilişkilidir. Meal ise, dini metinlerde anlatılmak istenilenlerin ifade edilmesi ve çevrilmesidir. Dinin inanç alanıyla ilgili hüküm ve delilleri kaynaklarından, yani Kur’an ve Sünnet’ten elde eden ilme “kelam” denilmektedir.
Anlamı kesin olmakla birlikte herkes üstünde uygulama ve inançta bağlayıcılığı olup ihtilaf etmeye kapalı olan ayetlere ne denir?
Anlamı kesin olmakla birlikte herkes üstünde uygulama ve inançta bağlayıcılığı olup ihtilaf etmeye kapalı olan ayetlere Muhkem ayetler denir.
Müslümanlar hangi konuda katiyen ayrılığa düşmemişlerdir?
Kur’ân’ın tevile ihtiyaç duyulmayacak bir biçimde açık ifa- delerle itikad ve iman edilmesini emrettiği ve Müslümanların Hz. Peygamber’in ağzından ifade edildiğinde ittifak edip mütevatiren ondan naklettikleri, bu konuda ayrılığa düşmedikleri şeyler iman konusudur.
Hangisi kelam ilminin konusu içerisinde yer almaz?
Kelâm ilminin varlık perspektifi varlığın dünyadaki durumunun ötesindedir. Kelâm ilmi varlığı ele alırken ilk ve mutlak varlık olan ve diğer varlıkları da yaratan Allah’ın zâtını konu edindiği gibi, duyulur alemin dışında kalan gâib alanla doğrudan ilgili bir bilim dalıdır.
Aşağıdakilerden hangisi/hangileri kelam ilmi ile ilgili doğru yargılardır? I. Doğrudan doğruya Müslümanlar tarafından Kur’ân ve Sünnet’in verilerinden hareketle kurulan ve geliştirilen bir ilimdir. II. Kendine özgü sorunları ve yöntemi vardır. III. Siyâsî anlaşmazlıklar ve iç savaşlar, müstakil bir ilim dalı olarak kelam ilminin ortaya çıkışını hazırlayan nedenlerdendir.
Kelam ilmi; Kelâm ilmi doğrudan doğruya Müslümanlar tarafından Kur’ân ve Sünnet’in verilerinden hareketle kurulan ve geliştirilen bir ilimdir. Kendine özgü sorunları ve yöntemi bulunan bu ilim tamamen Müslümanlar’ın içinde bulun- dukları şartlara ve ihtiyaçlara göre geliştirilmiştir. Kelam ilminin ortaya çıkış nedenlerinden birisi de siyâsî anlaşmazlıklar ve iç savaşlardır.
Aşağıdakilerden hangileri Mu‘tezile’nin ana şubeleridir?I. Basra II. Bağdat III. Yemen IV. Hicaz
Mu‘tezile, kendi içinde Basra ve Bağdat ekolü olarak iki ana şubeye ayrılmıştır.
Dinin inanç alanıyla ilgili hüküm ve delilleri kaynaklarından, yani Kur’an ve Sünnet’den elde eden ilim aşağıdakilerden hangisidir?
Kelâm kelimesi lügatte; bir fikri, bir manâyı tam olarak anlatan söz, lafız, konuşma, nutuk, ibare anlamlarına gelir. Bu çerçevede ilâhi söz ve emirler de aynı kelimeyle ifade edilir. Dolayısıyla temelini Kur’an ve Sünnet’ten almaktadır.
I. Ulûhiyet II. Halku’l-Kur’ân III. Kaza Kader IV. İman V. Ahiret Yukarıdakilerden hangileri Cehm b. Safvân’nın görüşleri içerisinde bulunur?
Cehm, çağdaşı Ebû Hanîfe ve Vâsıl b. Atâ ile de fikir alışverişinde bulunmuş ve talebeleriyle tartışmıştır. Ayrıca ünlü tefsirci Mukâtil b. Süleyman ile de münazaralarda bulunmuştur. Onun görüşleri ana hatlarıyla şöyledir: Ulûhiyet, halku’l-Kur’ân, kaza kader, iman, ahiret, akıl-nakil.
İran topraklarında vücut bulmuş olan ve ikili Tanrı anlayışına sahip bulunan topluluk hangisidir?
İran topraklarında vücut bulmuş olan ve ikili Tanrı anlayışına sahip bulunan Manihaistler ve Mecûsîler’dir.
Kaderin olmadığı, ezelde kulların fillerinin belirlenmediği fikrini toplumda yüksek sesle ilk ortaya atan kimdir?
Kaderin olmadığı, ezelde kulların fillerinin belirlenmediği fikrini toplumda yüksek sesle ilk ortaya atanın Ma’bed el-Cühenî’dir (80/699).