Haşr suresi 9. ayette, Muhacirlere taksim edilecek mallardan dolayı kimlerin kıskançlık içinde olmayacağı ifade edilmektedir?
9. ayette “Muhacir müminlerden önce Medine’yi yurt edinmiş ve gönüllerine imanı yerleştirmiş olan (Ensar), bir sığınak arayışı içinde kendilerine gelen müminleri can-ı gönülden severler. Onlara verilen ganimet mallarından dolayı gönüllerinde kıskançlık ve çekememezlik gibi bir rahatsızlık duymazlar. Dahası, onlar yoksulluk içinde olsalar bile ganimet mallarının kendilerine değil öncelikle o muhacir-mümin kardeşlerine verilmesini isterler.” denmektedir. Doğru cevap A seçeneğidir.
Hz. Peygamber “Fatihasız namaz olmaz” sözünü neden söylemiştir?
Üçüncüsü ise insanın Allah’la olan bağlantısı en üst düzeyde anlatılmaktadır. İnsanın yaratıcısına karşı nasıl bir tutum ve davranış içerisinde olması gerektiği hususu dile getirilmektedir. Burada da dikkati çeken husus insanların ya dosdoğru yola yani Allah’ın çizdiği yola ya da sapıkların ve kötülerin yoluna gideceği noktasının vurgulanmasıdır. Hz. Peygamber’in “Fatihasız namaz olmaz” (Müslim, Salat 11) sözünü burada hatırlatmak gerekir. Bu aslında bu surenin içeriğinin insanlar tarafından daima hatırda tutmaları gerektiğine ve bu surenin insan için çok önemli mesajlar sunduğunu hatırlatmaktadır.
Haşr Suresi 9. Ayet : "Muhacir müminlerden önce Medine’yi yurt edinmiş ve gönüllerine imanı yerleştirmiş olan (Ensar), bir sığınak arayışı içinde kendilerine gelen müminleri can-ı gönülden severler. Onlara verilen ganimet mallarından dolayı gönüllerinde kıskançlık ve çekememezlik gibi bir rahatsızlık duymazlar. Dahası, onlar yoksulluk içinde olsalar bile ganimet mallarının kendilerine değil öncelikle o muhacir-mümin kardeşlerine verilmesini isterler. Her kim nefsindeki cimrilik ve açgözlülükten korunmayı başarırsa, işte esenlik ve mutluluğa erişenler onlar olacaktır!" Doğru cevap E seçeneğidir.
Nuh suresi ikinci ayette belirtildiği üzere, Hz Nuh'un kavmine, "Ey kavmim", şeklinde hitap etmesi ile davetçinin hangi özelliği gerçekleşmiş olmaktadır?
“Ey kavmim! Şüphesiz ben size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım”ayetinde, Nûh (as)’un “Ey kavmim!” diye söze başlaması ve kavminikendine nispet etmesi, onlara karşı düşkün ve son derece şefkatli olduğunuihsas ettirmektedir. Adeta “başka bir şey değil, ben yalnızca sizin iyiliğiniziistediğim ve kötü durumunuza üzüldüğüm için sizi uyarıyorum” dercesine davetine başlaması, davetçilere, yapacakları davette muhataplarına karşıson derece müşfik ve nezaketli olmalarının ilk kural olarak hatırlanması gerektiğinin dersini vermektedir. Ayrıca, onun “apaçık bir uyarıcı” olduğunun vurgulanması, güvenilirliğinin kendi toplumu içerisinde tartışma kabul etmeyecek tarzda belli olmasından ötürü, yaptığı davet hakkında zihinlerde oluşabilecek muhtemel soruları bertaraf etmeye yönelik bir vurgulamadır.
Allah ismi iniş sırasına göre ilk defa hangi surede yer alır?
Allah ismi iniş sırasına göre ilk defa Fatiha'da geçmektedir.
Bazı surelerin başında yer alan bu harflere huruf-ı mukatta denir. Tek başına harflerin bir anlamının olmadığı bilinmektedir. Kur'an'da 29 surenin başında yer alır.
Aşağıdakilerden hangisi Fatiha Suresi'nin vurguladığı bir ifadedir?
Fatiha Suresi'nin vurguladığı üç temel ifade; Allah'a inanmak, ahrete inanmak, dosdoğru olup bunun gereğini yerine getirmek üzere gayret göstermektir.
Allah, "Cebbâr" dır. Yani; dağınıkları toparlayan, yaraları sarıp sarmalayan; gücüne karşı konulamayan, sonsuz kudret sahibi, her şartta iradesini yürütendir. Doğru cevap E seçeneğidir.
Ayetine göre Kur'ân-ı Kerîm'in niteliği aşağıdakilerden hangisidir?
Bu ayete göre kitabın yani Kur'ân'ın niteliği hakîm olmasıdır.
Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde yer alan isimlerin tamamı Nûh kavminin batıl ilahlarını ifade etmektedir?
23. ayette şöyle ifade edilir: 23. Dediler ki: “ Sakın ilâhlarınızı bırakmayın; hele Vedd'en, Süvâ'dan, Yeğûs'tan,Ye‘ûk'tan ve Nesr'den asla vazgeçmeyin! "
Bu isimler E seçeneğinde yer alır.
Aşağıdakilerden hangisi "şeytan" anlamını verir?
şeytan anlamına da gelebilecek el-garur, kişiyi manevi/ahlaki anlamda saptıran herhangi bir şeyi ifade eder.
Lokman suresinde çok büyük bir zulüm olarak nitelenen davranış hangisidir?
Lokman’a verilen hikmetin çerçevesi çizilirken tevhid inancının başta geldiği görülmektedir. Esasen bu, şükrün de birinci şartıdır; bu sebeple Lokman, kendisi Allah’ın birliğine inandığı gibi çocuğuna da şirkten uzak durmayı öğütlemiştir. Adil olmayan hakîm olamaz. Adalet, “her şeyi yerli yerince yapmak, herkese hakkını vermek”tir. Herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşan, Allah’ın hakkı olan ilahlığı ve rablığı başkasına vermiş, böylece haksızlık (zulüm) yapmış demektir. Üstelik bu tutum, haksızlıkların en büyüğüdür. Bu sebeple ayette “O’na ortak koşmak çok büyük bir zulümdür” buyrulmuştur. Esasen İslâm’ın en başta şirki ortadan kaldırmayı hedeflemesi de Allah’a ortak koşmanın, bütün kötülüklerin başında geldiği ve diğer birçok kötülüğün de temel sebebi olduğu anlayışına dayanır.
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri Cenab-ı Allah’ın ilimle ilgili sıfatlarındandır?
Bu 13. ve 14. iki ayetle, surenin başında ifade edilen Allah’ın özellikleri, sıfatları konusuna yeniden dönülmektedir. Bu ayetlerde, Cenab-ı Allah’ın ilimle ilgili üç sıfatından bahsedilmektedir: alîm, latîf ve habîr. Doğru cevap E'dir.
Medine döneminin 4. yılında inmiştir. 24 ayettir. Sure ismini ikinci ayetinde geçen "haşr" ifadesinden alır. Doğru cevap A seçeneğidir.
I. Namazı dikkatli ve devamlı kılarlar
II. Zekâtı verirler
III. Ahiretin gerçekliğine şeksiz şüphesiz inanırlar
IV. Allah yolunda cihat ederler
V. İtikafa girerler
Yukarıdakilerden hangileri, Lokman suresinin 4-5. ayetlerinde muhsinîn'in özellikleri olarak yer almaktadır?
4-5. ayetlerde, 3. ayetin sonundaki “muhsinîn”in üç özelliğinden bahsedilmektedir: “Bu kişiler namazı dikkatli ve devamlı kılarlar, zekâtı verirler ve ahiretin gerçekliğine de şeksiz şüphesiz inanırlar. İşte Rablerinin gösterdiği yolda yürüyenler, onlardır. Kurtuluşa erecek olanlar da yine onlardır.” Doğru cevap D seçeneğidir.
Alem kelimesi Kur’an’da “rabb” kelimesi ile birlikte kaç yerde geçmektedir?
Burada bir hususa dikkat çekmek istiyorum. Alem kelimesi Kur’an’da sadece çoğul şekli ile 73 defa tekrar edilmektedir. Ancak bu kelime her yerde aynı anlamda değildir. Bazen çağının insanları anlamına gelmekle beraber yine dikkati çeken husus “rabbu’l-Alemin, Alemlerin Rabbi, Efendisi, terbiye edeni, düzenini sağlayanı gibi anlamlar verebileceğimiz “rabb” kelimesi ile birlikte geçtiğinde dünya dahil olmak üzere kainat anlamında kullanıldığını söyleyebilirim. Bu şekli ile 41 yerde geçmektedir.
Surenin büyük bir kısmı, doğrudan veya dolaylı olarak, Medine’deki İslâm toplumu ile üç Yahudi kabilesinden biri olan Benî Nadîr (Nadîroğulları) arasındaki çekişmeyi ve antlaşma şartlarını ihlal eden bu kabilenin daha sonra Medine’den sürülmesini konu edinmektedir. Doğru cevap C seçeneğidir.
Hz. Peygamber'in Medine’ye hicretlerinden bir süre sonra Medine Yahudileri ile imzaladığı ittifak sözleşmesi (Sahi^fe)'ne göre Yahudilerin Müslümanlar ile müşrik Kureyşliler arasındaki çatışmada tavrı ne olacaktı?
Hz. Peygamber, Medine’ye hicretlerinden bir süre sonra Medine Yahudileri ile bir ittifak sözleşmesi (Sahi^fe) imzaladı. Buna göre Yahudiler, Müs- lümanlar ile müşrik Kureyşliler arasındaki çatışmada tarafsız kalacaktı. Müs- lümanların H. 2. yılda Bedir Savaşı’nda kazandıkları zaferden sonra söz ko- nususu Yahudi kabilelerinin liderleri, kendiliklerinden, Hz. Peygamber’in gerçekten Tevrat’ta geleceği haber verilen Peygamber olduğunu ilan ettiler. Ama bir yıl sonra, Müslümanların Uhud’da yenilgisinin ardından Yahudiler, Resu^l-i Ekrem ile yaptıkları antlaşmaya ihanet ettiler. İsla^m toplumunu kesin bir şekilde ortadan kaldırmak niyetiyle Mekkeli Kureyşlilerle de ittifak oluşturdular.
Aşağıdakilerden hangisi din kelimesinden türetilmiştir?
Hesap, din kelimesinden türetilmiştir. A, B, D ve E seçenekleri din günü ile ilgilidir.
Besmelede yer alan “rahman ve rahim” isimleri ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Besmelede yer alan “rahman ve rahim” isimleri ile ilgili olarak şunları söyleyebiliriz: Rahman Allah’ın zatında bulunan bir özelliktir. Bu özelliğin mahlûkata yansıması ise rahim demektir (Abduh, Reşit Rıza, Menar, I, 40). Rahman, çok merhametli olan, rahim ise mahlûkatı bağışlayan, onlara acıyan demektir. Bundan dolayı Rahman isminin insanlara isim olarak verilmesi doğru değildir. Ama Rahim ismini kullanmada herhangi bir sakınca yoktur. Rahman dünyada inansın inanmasın herkese rızkını bir şekilde veren ama çalışanlara daha çok veren demektir. Rahim ise ahirette (öldükten sonra varılacak yer olan öteki dünyada) adaletiyle herkese hak ettiklerinin karşılığını veren anlamına da gelir.