Arapça Fiillerde Olumsuzluk, Emir, Nehiy

FİİLLERDE OLUMSUZLUK 

Arapça fiiller olumsuz hale çevrilirken mâzî fiilin başına (ما ); muzâri fiilin başına ( ما veya لا) olumsuzluk edatları getirilir. Mâzî veya muzâri fiilin son harekesinde veya yapısında herhangi bir değişiklik yapılmaz.

Mâzî Fiilin Olumsuzu

Arapça mâzî fiil olumsuz yapılırken fiilin hemen başına (ما ) olumsuzluk edatı getirilir. Bu (ما )’ya olumsuzluk mâ’sı anlamında “mâ en-nâfiye – denir.

 ,

 

Muzâri Fiilin Olumsuzu

Arapça muzâri fiil olumsuz yapılırken başına (ما veya لا) olumsuzluk edatlarından biri getirilir; ancak (لا) olumsuzluk edatı daha yaygın olarak kullanılır. Bu (لا)’ya olumsuzluk lâ’sı anlamında “lâ en-nâfiye – لا النّافِيَة ” adı verilir.

 

لَمْ ile olumsuz mâzî: لَمْ (lem), bir cezm edatıdır. Sadece muzâri fiilin başına gelir. Cezm edatı olduğu için, başına geldiği muzâri fiili cezm eder. Fiilin muzâri anlamını da değiştirerek olumsuz mâzîye çevirir. Dolayısıyla olumsuz mâzî (di’li geçmiş) anlamı iki yolla elde edilir:

  1. Fiilin mâzî formunun başına olumsuzluk “mâ”sı getirmek;
  2. Fiilin muzârisinin başına “lem” cezm edatı getirmek. Her iki şekilde de aynı anlam elde edilmiş olur.
  3. لَمْ يَكتُبْ     = ما كَتَبَ       (yazmadı)

Cezm Alâmetleri

Cezm, isimlerle ilgili bir kavram olmayıp, sadece fiillerle ilgili bir kavramdır ve fiillerin de son harfinin harekeleri veya son ekleriyle alakalıdır. Cezm veya Türkçe kullanımıyla “cezim”, şu şekilde tanımlanabilir: “Bir fiilin sonunun ‘sükûn’ ile harekelenmesi veya ‘sükûn’ harekesinin yerine geçecek başka bir alâmeti barındırması durumudur”. Üzerinde cezm alâmeti barındıran fiile “meczûm” (yani cezm edilmiş, cezimli) denir. Her fiil kipi için cezm söz konusu değildir; başında cezm edatı bulunan muzâri fiiller, emir veya nehiy kipine dönüşen muzâri fiiller meczûmdurlar. Dolayısıyla sadece muzâri fiiller cezm edilebilirler, mâzî fiil için veya gelecek zaman kipi için cezim söz konusu değildir.

Çekim biçimini daha önce görmüş olduğumuz muzâri fiil, aslında “merfû” haldeki muzâri fiildir. Merfû haldeki bu muzâri fiil, başında bir cezm edatı kullanıldığında veya emir ya da nehiy kipine dönüştürüldüğünde aşağıdaki işlemlerden biri ile meczûm yapılır. Başka bir deyişle, aşağıdaki işlemler, bir muzâri fiilin cezm edilmiş olduğunun göstergeleri, alâmetleridir:

1. Muzâri fiilin son harfinin damme harekesinin sükûna çevrilmesi

هو يَكْتُبُ       ←         هو لَمْ يَكْتُبْ                         أنا أَكْتُبُ     ←        أنا لَمْ أَكْتُبْ

2. Merfû haldeki muzâri fiilin sonunda bulunan ( ِين) ,(ون) ,(ان ) eklerindeki nûn’ların düşürülmesi.
3. ikil eril ve dişil şahıslarda, 3. ve 2. çoğul eril şahıslarda ve 2. tekil dişil şahısta fiilin sonuna
gelen eklerdeki nûn’ların varlığı ref alâmeti iken, düşürülmesi cezm alâmetidir. ( Eril çoğullarda
düşürülen nûn harfinin yerine vâv’lardan sonra mutlaka bir elif harfi getirilir.)

هما يَكْتُبَانِ          ← هما لَمْ يَكْتُبَا هم يَكْتُبُونَ                   ← هُ مْ لَمْ يَكْتُبُوا
أنتِ تَكْتُبِينَ           ← أَ نْتِ لَمْ تَكْتُبِي أنتم تَكْتُبُونَ              ← أَن تُم لَمْ تَكْتُبُوا

3. Muda‘‘af fiillerde şeddenin üstündeki damme harekesinin fethaya dönüştürülmesi.

هو يَمُ ر        ←      هو لَمْ يَمُ ر

4. Nâkıs ve lefîf fiillerde sondaki illetli harfin düşürülmesi.

هو يَمْشِي            ←          هو لَمْ يَمْشِ هو يَدْعُو              ← هو لَمْ يَدْع

 

 

ARAPÇADA EMİR KİPİ

Arapçada emir kipi, Türkçedekinden farklı olarak, emrin olumlu ve olumsuz oluşuna göre ikiye ayrılır. Olumlu emir “emir”, olumsuz emir ise “nehiy” olarak adlandırılır. Ayrıca Türkçede dilek istek kipi olarak adlandırdığımız üçüncü şahıslara yönelik zaman kipi Arapçada yine olumlu veya olumsuz oluşuna bağlı olarak “emir” ve “nehiy” biçiminde adlandırılır. Bu yüzden emre veya nehye muhatap kişinin durumuna bağlı olarak Arapçada emir kipi; emr-i hâzır, nehy-i hâzır, emr-i gâ’ib, nehy-i gâ’ib biçiminde dört gruba ayrılır.

Emr-i Hâzır

Emr-i hâzır, ikinci şahıslara, yani karşımızdakine dönük emir kipidir. Bu bakımdan Türkçede “emir kipi” olarak adlandırılan kipin tam karşılığıdır.

Arapçada sülâsî fiillerde emr-i hâzır kipi, fiilin ilgili şahsa ait muzâri çekiminden elde edilir.

Arapçada sülâsî bir fiilden emr-i hâzır elde etmek için şu yol izlenir:

1. Fiilin, ilgili şahsa ait muzârisi alınır. (Fiilimiz 1 م ك تم م ب . kalıptan olduğu için muzârisi يمكْتُبُ dur.
Burada ilgili şahsın muzârisi أنْ م ت تمكْتُبُ dur.)
2. Fiilin başındaki muzâraat harfi atılır.(Bu durumda fiilimizin başındaki ت muzâraat harfini atıyoruz ve geriye كْتُبُ kısmı kalıyor.)
3. Baştaki muzâraat harfini attıktan sonra ardından gelen harf okunmuyorsa, yani sükûn ile harekeliyse:

a) Bu harfi okuyabilmek için fiilin başına bir elif harfi getirilir. Bu elifi harekelemek için
aynu’l-fiilin harekesine bakılır. Aynu’l-fiil damme ile harekeliyse elif damme ile; damme ile harekeli değil ise elif kesra ile harekelenir.
b) Muzâraat harfini attıktan sonra ardından gelen harf okunabiliyorsa, yani harekeliyse
başa elif getirilmez.

4. Son olarak fiilimizin sonu cezm edilir: اكُْتُبْ

Şimdi ( كَتَبَ ) fiilinin emr-i hâzır çekimini görelim:

 

 

 

Nehy-i Hâzır

Nehiy sözcüğü Arapçada yasaklama anlamındadır. Nehy-i hâzır, ikinci şahsa yönelik olumsuz emir demektir. İlgili şahsa ait muzâri fiilin başına nehiy lâ’sı ( لا الناهية lâ en-nâhiye) getirilerek yapılır.
Nehiy lâ’sı, başına geldiği muzâri fiili cezm eder, nehiy lâ’sı ile nefiy lâ’sını birbirinden ayıran tek özellik de budur. Nefiy lâ’sı, hatırlanacağı üzere, başına geldiği muzâri fiilin i‘râbında hiçbir değişiklik yapmayıp sadece anlamı olumsuza çevirirken, nehiy lâ’sı başına geldiği muzâri fiili cezm eder ve anlamı olumsuz emre çevirir.

Şimdi ( كَتَبَ  ) fiilinin nehy-i hâzır çekimini görelim: